Amerika Birleşik Devleti, Çin Halk Cumhuriyeti ile 1 Ocak 1979’da resmen bağlantı kurmuş, Çin’i yegane hükûmet olarak tanımıştı. ÇHC ile ABD arasında ilişki kurma çabaları, 1971 gibi erken bir tarihte, Japonya'da düzenlenen Dünya Masa Tenisi Şampiyonası'nda Amerikalı ve Çinli sporcular arasında “Pinpon Diplomasisi" olarak adlandırılan karşılaşma ile başlamıştı.
Her iki hükümet arasında karşılıklı görüşme yürütüldü. Görüşme aylar öncesinden ayarlanmıştı. Başkan Mao Zedong ve Cumhurbaşkanı Nixon, ikisi de bu görüşmeyi özellikle destekliyorlardı. Görüşme spontane gibi gözükse de aslında öyle değildi. Her iki ülke de bunun gerçekleşmesini istiyor ve destekliyordu. Sovyetler Birliği’nin etkisine karşı koymanın bir yolu da buydu. Bu durum 27 Şubat 1972’de “Şanghay Bildirisi'nin" imzalanmasını da beraberinde getirmişti.
Başkan Nixon, Çin ile resmi ilişkiler kurmaya karar kıldıktan sonra Dışişleri Bakanı, daha sonra Cumhurbaşkanı danışmanı Bay Henry Kissinger, Çin Halk Cumhuriyeti'ne gizliden gizliye üst düzey ziyaretler ayarladı.Pakistan üzerinden Pekin ve Washington'a bir kanal sağlanmıştı. Çin ile ABD arasındaki bu kapıların açılmasından da Bay Kissinger sorumluydu.
İmza törenine kadar devam eden süreç içerisinde, Şanghay'da Başkan Richard Nixon, Başbakan Zhou Enlai, Dışişleri Bakanı Bay William Rogers, Çinli meslektaşı Dışişleri Bakanı Qiao Guanhua ve o zamanki Başkan danışmanı Bay Henry Kissinger vardı. Taraflar arasındaki toplantı ve imza töreni 1972 yılında Şanghay'daki Jinjiang Oteli'nde gerçekleştirildi. Bildiri, Başkan Richard Nixon ve Başbakan Zhou Enlai tarafından imzalandı.
Şanghay Bildirisi, Amerika Birleşik Devleti ve Çin Halk Cumhuriyeti'nin ilk ortak bildirisiydi. Bu halen Amerika Birleşik Devleti ve ÇHC arasındaki siyasi ilişkilerin normalleşmesinin başlangıcını temsil etmektedir. Bildiri'in kendisinde de belirtildiği gibi, bu olağanüstü belge, Amerika Birleşik Devleti ve Çin'in son elli yılda spor, kültür, teknoloji, bilim, altyapı, enerji, yatırım, ticaret alanlarında etkileşime ve ticari ilişkilere girmesine olanak sağlamıştır.
Çin ve Amerika arasında imzalanan “Bildiri’de” uzlaşılamayan birçok nokta da yer almaktaydı. Belgede Amerika Birleşik Devleti ve Çin Halk Cumhuriyeti’nin yanı sıra Vietnam, Laos, Kamboçya, Pakistan, Hindistan ve Kore de söz ediliyordu.
Çin ve ABD ilişkilerinin normalleşmesine yönelik ilerleme, askeri çatışma riskinin azaltılması, hiçbir tarafın Asya-Pasifikte hegemonya aramaması, her iki tarafın da “Tek Çin” politikasını kabul etmesi ve Tayvan sorununun barışçıl çözümü gibi konularda ise iki ülke de ortak bir anlaşmaya sahiptir .