İTO Başkanı Şekib Avdagiç, “Nakliye firmalarıyla yaşanan kur anlaşmazlığı gümrükten geçen malların tesliminde sorun oluyor. Tüccarımız Rusya ile ruble üzerinden ticaret konusunda aktif çalışma yapılmasını bekliyor” dedi. İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Şekib Avdagiç, Mart ayı olağan Meclis toplantısında Rusya-Ukrayna savaşına ve ekonominin gündemine ilişkin açıklamalarda bulundu. Rusya ile çalışan firmaların Rusya’dan çekilmesini yeni bir imkan olarak gördüklerini vurgulayan Avdağiç, “Bunun için rublenin kullanılmasına imkan sağlanması önemli. Cumhurbaşkanımız ile Rusya Devlet Başkanı Putin arasında bu konunun gündeme geldiğini biliyoruz. Yürüyen siparişlerin tamamlanıp teslim edilebilmesi adına havayolu taşımacılığının fiyat noktasında rekabet edilebilir hale getirilmesinin bekliyoruz” dedi. “Savaşın acımasızlığı bir kez daha kendini gösteriyor” Rusya’nın Ukrayna’yı işgalinin insani ve jeopolitik sonuçlarının, ekonomik etkilerini gölgede bıraktığını ifade eden Avdagiç, “Tabiri caizse, savaş, küresel insani felaketlere bir yenisini daha ekledi. Cumhurbaşkanımızın ortaya koyduğu yaklaşımı biz de paylaşıyor, bağımsız bir ülkenin bir başka güç tarafından işgale uğramasını kabul edilemez buluyoruz. Hükümetin, KGF desteği ve KDV indirimleri ile jeopolitik risklerin ekonomi üzerindeki etkilerini hafifletmeye yönelik uyguladığı tedbirleri de önemli buluyoruz. Bu çerçevede bugüne kadar ortaya konulan çaba ve gayretleri takdirle izliyoruz. Ekonomi yönetiminin bu dönemde kurduğu yakın izleme mekanizmaları ve tüm üretici kesimlerle geliştirdiği yakın diyalog, sorunların çözümü yolunda önemli kazanımlar sağlamış, isabetli politikaların oluşumuna ciddi katkılar verdi” şeklinde konuştu. ’Dinamik fiyat farkı kararnamesi’ önerisi Kamuya iş yapan müteahhitlere yönelik 2021 yılının ikinci yarısı için çıkan fiyat farkı kararnamesine değinen Avdagiç, “2022 yılı için piyasa rayiçlerini dikkate alarak yeni ve dinamik bir fiyat farkı kararnamesinin çıkarılmasını ve de isteyen müteahhitlere, müracaatlarına takip eden 30 günlük süre içinde tasfiye hakkı verilmesini önemle talep ediyoruz. Uygulanmakta olan Türkiye Ekonomi Modeli ve bu çerçevede geliştirilen finansal enstrümanların piyasalardaki oynaklığı büyük ölçüde ortadan kaldırılması ve TL’nin itibar kazanması önemli rol oynuyor. Bir kez daha vurgulamak isterim ki, İstanbul Ticaret Odası ve İstanbul iş dünyası olarak, bu hedeflere yönelik tüm çabalara sonuna kadar destek vereceğiz” ifadelerini kullandı. “Laleli piyasasının zararlarını en aza indirip ticareti sürdürebilmesi için bazı tedbirlerin alınması gerekiyor” Rusya ile ciddi ticareti bulunan Laleli piyasasındaki gelişmelere dikkati çeken Avdagiç, “Rusya ve Ukrayna’ya yapılan ticarette öncelikle ihracat alacaklarının kapatılmasına dönük yasal sürenin uzatılmasının çok yararlı olacaktır. Laleli piyasasının neredeyse tamamının Rusya, Doğu Avrupa ülkeleri ve Kafkasya ülkelerine çalıştığını biliyoruz. Onların zararlarını en aza indirip ticareti sürdürmeleri için bazı tedbirlerin alınması gerekiyor. Bizim tüccarımız Rusya’ya ticaretinde Ukrayna güzergahının yerine, savaş sebebiyle Belarus’u ikame etti. Ancak burada kargolar kilogram başına 1 dolar daha pahalı. Teslim süresi de daha uzun. Bu nedenle alternatif ihracat güzergahları bulunması için ihracat bedellerinin getirilmesi amacıyla Bulgaristan, Romanya, Moldova, Özbekistan, Kırgızistan, Kazakistan, Gürcistan, Belarus, Tacikistan gibi ülkelerin, vergi muafiyetine alınması zorunluluk arz ediyor” diye konuştu. “Birinci sıradaki sorun, özellikle savaş sebebiyle 139 doları gören petrol fiyatları” Rusya-Ukrayna savaşından işletmelerin ve sektörlerin en az seviyede etkilenmesi için bazı tedbirler alınması gerektiğini kaydeden Avdagiç, “Birinci sıradaki en önemli konunun, savaş sebebiyle 139 doları gören petrol fiyatları. Bu dönemde bütçe disiplini büyük önem taşıyor. Bu olağanüstü koşullarda bütçe gelirlerinin artırılması ihtiyacı ortada. Öte yandan akaryakıt fiyatlarında mal ve hizmet üreten sektörlere sağlanacak iyileştirmenin, günün sonunda işletme gelirlerine ve vergi yoluyla bütçeye olumlu katkı vereceğine inanıyoruz” dedi. “Vergi indirimlerinin, üretim artışını beraberinde getireceğine inanıyoruz” Son olarak tüm firmaların ve sektörlerin KDV indirimine gidilmesi talebinde bulunduklarını söyleyen Avdagiç, “Baklava ve tatlı ürünleri ile yeme içme sektörleri, kağıt-kitap sektörü, sağlık hizmetleri sektörü ve diğerleri KDV oranının yüzde 1’lere düşürülmesini talep ediyor. Maliyeti yükselten KDV oranlarının düşürülmesiyle kısmi bir rahatlama yaşanacağını söylüyorlar. KDV yani vergi indirimi talep eden sektörlerimizin bu isteklerini ilgili bakanlığımız olan Hazine ve Maliye Bakanlığımıza ve Bakanımıza anında iletiyoruz. Gerçekleşmesi için büyük çaba sarf ediyoruz. Hangi alanda olursa olsun vergi indirimlerinin, üretim artışını beraberinde getireceğine, ucuzluğa sebep olacağına inanıyoruz” diyerek sözlerini tamamladı.