TT haber ajansına konuşan Carlson, bu sebeple, aşıların etkileri görüldüğünde ve pandemi yavaşladığında çocuk ve genç sağlığına öncelik verilmesi gerektiğini söyledi. Carlson'un TT haber ajansına verdiği demeç, çocuk hakları örgütü Bris'in yıllık raporunun yayınlanmasıyla aynı döneme denk geldi. Bris'in yardım hatları geçen yıl her zamankinden fazla çağrı aldı. Gelen çağrıların sayısı 2019 yılına kıyasla yüzde 16 artarken, anksiyete sebebiyle danışmak için arayan çocukların sayısı da yüzde
61 yükseldi. Mutsuzluk konusunda konuşan çocukların sayısındaki artış yüzde 55, aile içi anlaşmazlıklardan bahsedenlerin sayısındaki artış ise yüzde 43 oldu. Carlson, "Geride kalan sorunlara dikkat etmeli ve bunları vurgulamalıyız. Bunlardan biri çocuklar ile gençlerin fiziksel ve zihinsel hastalıkları. Bununla başa çıkmazsak, bütün bir nesli kaybetme riskiyle karşı karşıyayız" dedi.
İsveç Halk Sağlığı Kurumu'nun, pandeminin başlangıcında tam bir kapanmanın çocuklar ve gençler üzerinde yıkıcı bir etki yaratacağına inandığını belirten Carlson, İsveç'in de bu nedenle birçok ülkeden farklı bir strateji seçtiğini söyledi. "Kısıtlamalar katılaştıkça çocuklar daha fazla etkilenir. Her zaman bu bakış açısına sahiptik ve kararlarımızı buna göre aldık" diyen Carlson, okulları açık tutmak istemelerinin ana sebeplerinden birinin de bu olduğunu ifade etti. Carlson, "Her ne kadar üst ortaöğretim okulları birkaç haftadır uzaktan eğitime geçmiş olsa da, ilköğretim okulları prensipte çalışır durumda. Bunun çocuklar için olumlu etki yarattığını düşünüyorum" diye ekledi.
