Türk müzisyen Tunca Bayoğlu, her konserinde sanki son konseriymiş gibi çalıyor. Çünkü koronavirüsün yayılmasını engellemek için Ankara'da her an yeni kısıtlamalar getirilebilir.

İnsanların önünde gerçekleştirilen canlı müzik performansları, Mart ayının ortasından bu yana, şehirdeki kısmi karantina kısıtlamaları nedeniyle son derece yetersiz.

46 yaşındaki müzisyen Xinhua'ya verdiği demeçte, "O zamandan beri gelirimin yüzde 70'ini kaybettim. Salgından önce haftada yedi gün, bar ve restoranlarda, izleyicilerin önünde çalardım" diyor.

Gitarist ve şarkıcı olan Bayoğlu, hayatının büyük bir kısmında yerel mekanlarda canlı müzik yapmış ve bu meslek kendisinin ve eşinin faturalarını ödeyebilmesini sağlamış.

Şimdiyse her şey değişti ve Bayoğlu da devletin verdiği, ayda 1.170 Türk lirasına (143,6 ABD doları) güvenmek zorunda.

Bayoğlu, "Son zamanlarda kafelerde haftada üç konser ayarlamayı yapmayı başardım. Ancak işverenler, birlikte çalışabilecek çok sayıda işsiz müzisyen olduğunu söylüyor ve müzisyenlerin umutsuzluğundan yararlanarak berbat ödemeler yapıyorlar" diyor.

Çin ve Seyşeller ikili ilişkileri stratejik ortaklığa yükseltti Çin ve Seyşeller ikili ilişkileri stratejik ortaklığa yükseltti

Sağlık krizi Türkiye'de yüzlerce müzisyen ve sanatçıyı işsiz bıraktı. Büyük şehirlerde bazı devlet ve belediye yardımlarına rağmen, müzisyenler belirsiz bir süreliğine kendi hallerine bırakıldı.

Bayoğlu, nakit paraya ihtiyaç duyduğu için gitar ve diğer enstrümanların yanı sıra yepyeni kamerasını satmak zorunda kalmış.

Tunca Bayoğlu, "Ailem de bana maddi olarak yardım ediyor, aksi takdirde yiyecek bulamayız. Durum bu kadar vahim ve virüs böyle devam ettiği sürece canlı performans salonları için ufukta bir ışık görünmüyor" diyor.

Gece hayatında hizmet veren barlar ve diğer performans mekanlarının Mart ayından bu yana yeniden açılmasına izin verilmiyor. Sadece kafeler ve restoranlar, sınırlı kapasiteyle müşterilere hizmet verebiliyor ve bu da düşük gelir elde eden işverenler üzerinde ek bir yük oluşturuyor.

Bayoğlu "Ben hala şanslıyım çünkü şovum tek kişilik. Gitarı da ben çalıyorum, şarkıyı da ben söylüyorum" diyor. Bazı müzisyenlerse daha kötü durumda.

Müzisyenlerin bir kısmı para kazanmak için düğünlere gitmişti. Fakat düğünlerde de dans ve müzik yasaklandı ve törenler bir saat ile sınırlandırıldı.

Durumun vahametine ve kötü olasılıklara rağmen Bayoğlu hala geleceğe inanıyor ve pandeminin başarılı bir şekilde kontrol edildiği zaman her şeyin normale döneceğini umuyor.

Tunca Bayoğlu, "Hala sağlığım yerinde, bu da minnettar olmak için bir şey ve mümkün olan en kısa sürede tekrar dolu salonlarda izleyicilerimin karşısında çalmak istiyorum" diye ekliyor.

Editör: İRFAN KARSLI