Politika

İngiltere’nin yeni başbakanı belli oldu!

İngiltere’de iktidardaki Muhafazakar Parti’de, Boris Johnson’dan boşalacak koltuk için oy verme süreci tamamlanırken, hem parti başkanlığı hem de başbakanlık koltuğuna oturacak ismin Liz Truss olduğu açıklandı.

Abone Ol

Başbakanlık ve parti liderliği yarışı ülkenin Dışişleri Bakanı Liz Truss ile eski Maliye Bakanı Rishi Sunak arasında geçmişti.

Yeni başbakanı yüksek enflasyon, resesyon ve enerji fiyatlarındaki tırmanış ile baskılanan yaşam standartları nedeniyle zorlu bir ekonomik ortam bekliyor.

Ülkenin yeni başbakanı enflasyonu yüzde 10,1 seviyesindeyken ve Goldman Sachs’a göre 1974’ten bu yana ilk kez yüzde 20’ye yaklaşırken devralacak.

Yatırımcılar İngiltere Merkez Bankası'nın (BOE) faizleri Mayıs ayına kadar yüzde 4,75’e yükselteceğini fiyatlıyorlar.

Pazar günü BBC’ye konuşan Truss, İngiltere Merkez Bankası’nın görevinin enflasyonu kontrol altına almak olduğunu söyledi. Truss, ‘Enflasyonu düşürmek İngiltere Merkez Bankası’nın işi. Bu süreçte insanlara yardım etmek için elimizden gelen her şeyi yapmalıyız’ dedi.

Merkez bankasının bağımsızlığına ‘çok inandığını’ belirten Truss, sert faiz artışlarını destekleyip desteklemeyeceği konusunda ise yorum yapmadı. Truss daha önceki açıklamalarında BOE’nin yetkilerinin gözden geçiremekten yana olduğu sinyalini vermişti. Yaşanan hayat pahalılığı krizinde hanehalkları ile şirketlere destek sözü veren Truss, 30 milyar sterlinlik vergi kesintisi vaadinde bulunmuştu.

LİZ TRUSS KİMDİR?

Elizabeth Mary Truss, 26 Temmuz 1975 yılında dünyaya geldi. 2021'den beri Dışişleri Bakanı ve 2019'dan beri Kadın ve Eşitlik Bakanı olarak görev yapmasıyla tanınan İngiliz Muhafazakâr siyasetçi olan Truss, Muhafazakâr Parti'nin bir üyesi olarak, Başbakan David Cameron, Theresa May ve Boris Johnson hükûmetlerinde çeşitli kabine pozisyonlarında görev aldı.

Liz Truss birkaç başarısız denemeden sonra ilk kez 2010 yılında milletvekili seçilmiş ve siyasi kariyerinde kısa süre içinde hızla yükselerek Muhafazakar Parti hükümetlerinde önemli görevlere getirilmişti.

THATCHER'I CANLANDIRMIŞTI

1975 Oxford doğumlu, evli ve iki çocuk annesi Liz Truss, matematik profesörü olan babası ve hemşire olan annesini ‘sol görüşlü’ diye tanımlıyor.

1983'de taşındıkları İskoçya'nın Paisley kentindeki okulunun tiyatro kolunun sahnelediği bir oyunda ülkenin o dönemdeki güçlü başbakanı ve Muhafazakar Parti lideri Margaret Thatcher'ı canlandırmıştı.

Felsefe, politika ve iktisat okuduğu Oxford Üniversitesi'nde önce Liberal Demokratların daha sonra Muhafazakarların saflarında aktif olarak öğrenci siyasetine katıldı.

Mezun olduktan sonra Shell ve Cable and Wireless gibi şirketlerin muhasebe bölümlerinde çalıştı ama kalbi hep politikadaydı.

2001 ve 2005 seçimlerinde aday olduğu halde parlamentoya seçilemediyse de 2006 yılında Londra'nın Greenwich ilçesinde belediye meclisine girmeyi başardı. 2008 yılında aynı zamanda Reform adlı ortanın sağındaki düşünce kuruluşunun başkan yardımcılığını yürüttü.

DEVLETİN GENİŞLEMESİNE KARŞI 'GERÇEK BİR KAPİTALİST'

Sonunda 2010 yılında milletvekili seçilerek parlamentoya giren ve Britannia Unchained (Zincirlerinden Kurtulan Britanya) adlı kitabın yazarlarından biri olan Truss, Muhafazakar Parti'de serbest piyasa ekonomisinin en güçlü savunucularından biri olarak biliniyor.

Hayranlarının ‘kabinedeki gerçek bir kaç kapitalistten biri’ diye övgüyle söz ettiği Truss'ın örneğin hükümetin açıkladığı sosyal güvenlik primlerini yükseltme adımına itiraz ettiği duyulmuştu. Bu hafta da bir konuşmasında Muhafazakar Parti'nin ‘devleti ölçüsüzce büyütmek’ yerine ‘özel girişimciliği kucaklaması’ gerektiğini savunan bir konuşma yaptı.

HIZLI YÜKSELİŞ HİKAYESİ

Liz Truss, milletvekili seçildikten yalnızca iki yıl sonra 2012'de eğitimden sorumlu bakan yardımcısı olarak kabineye girdi.

2016 yılında Theresa May başbakanlığındaki Muhafazakar Parti hükümetinde Adalet Bakanı oldu. Bir yıl sonra hükümetin ekonomik programının kalbi sayılan Hazine Başmüsteşarlığına getirildi.

2019 yılında Boris Johnson'un başbakan olduğu seçimlerden sonra Truss kabinede ülkenin ticaret potansiyellerini dünyaya tanıtmaya odaklı bir görev olan uluslararası ticaretten sorumlu bakanlığa getirilmişti.

Bu görevdeki iki yılı boyunca Brexit sonrası İngiltere'nin küresel düzendeki yerini tarif konusunda ustalaştı. İmzasını attığı her bir ticaret anlaşmasını ilan ederken, çoşkulu milliyetçi tutumunu hissettirdi.

(Ek kaynaklar: BBC Türkçe)