Araştırmacılar, virüsün kan damarlarına nasıl zarar verdiğini belirlemek için yaptıkları deneyde virüsün spike proteininin parçaları yerine gerçek, bulaşıcı virüsler kullandı. Virüsün hücrelerde nereye gittiğini izlemek ve kan damarlarının canlı virüse nasıl tepki verdiğini gözlemleyebilmek için de gelişmiş mikroskobik imkanlar kullandılar. Clinical and Translational Immunology'de yayımlanan ve Çarşamba günü halka açıklanan bulgular, Kovid-19'un kardiyovasküler komplikasyonlarının virüs yerine havadan geçen enfekte olmuş hücrelerin neden olduğu iltihaplanma tarafından tetiklendiğini gösterdi.
UQ'nun Moleküler Biyolojik Bilimler Enstitüsü'nden Dr. Emma Gordon, "Virüsün iç kan damarı duvarında bulunan hücreleri enfekte edip etmediğini kanıtlamaya çalışan çok sayıda çalışma bulunuyor... Bunun kesinlikle olmadığını söyleyebiliriz" dedi.
Dr. Emma Gordon'un meslektaşı, immünolog Dr. Larisa Labzin, vücudun iltihaplanma tepkisinin kardiyovasküler sistem üzerinde büyük bir etkisi olduğunu çünkü enfeksiyonla savaşmak için birlikte çalıştıklarını, kanın bağışıklık hücrelerini enfeksiyon bölgesine ilettiğini ve kan damarı hasar görürse kan pıhtıları oluşturduğunu söyledi. Labzin, "Bağışıklık sistemimiz iyi çalışırsa virüs vücudumuzdan temizlenir. Ancak bazen aşırı hızlanır ve Kovid-19 vakasında komplikasyonlara neden olan aşırı şişmiş bir inflamatuara neden olur. Bunlar hiç olmaması gereken kan pıhtılarıdır" dedi.
Gordon'a göre, Kovid-19 nedeniyle hastaneye kaldırılan hastaların en az yüzde 40'ı yüksek kan pıhtılaşması riski altında bulunuyor ve pıhtılaşmayı önleyici tedaviler artık rutin olarak kullanılıyor. Araştırmacılar, çalışmanın virüs ile kan damarlarının duvarı arasındaki ilişki hakkında önemli bir tartışmayı netleştirmeye yardımcı olduğunu, doğru tedavileri geliştirmelerine ve bu komplikasyonların nasıl ve neden ortaya çıktığını daha iyi anlamalarına yardımcı olacağını ifade etti.