KANBERRA, 4 Mart (Xinhua) -- Adelaide Üniversitesi'nden bir grup bilim insanı, küresel bir çalışmada 180'den fazla ülke ve bölgeden 60 yaş üzeri insanların yaşam standartlarındaki değişkenleri inceledi. Araştırmacılar, yaş ve kentleşme gibi diğer faktörler bir yana, büyük bir aileyle ya da akrabalarla birlikte yaşayan insanların demansa yakalanma ve demanstan ölme olasılığının yalnız yaşayanlara göre çok daha az olduğunu buldu.
Araştırmanın baş yazarı Maciej Henneberg; araştırmalarının, topluluk halinde yaşamanın insanlar açısından pratik yararları olduğunu kanıtladığını söyledi. Henneberg yaptığı basın açıklamasında, "Bizler, binlerce yıl boyunca işbirliğine dayalı çocuk yetiştirmeden geniş aile gruplanmalarına dayanacak şekilde adapte olmuş ve sonra ebeveynin görevlerini yerine getiren biyolojik ebeveyn dışındaki birey bakımına doğru evrilmiş ve en sonunda da küçük topluluklarda gelişmek için şekle girmiş az sayıda türden biriyiz" ifadelerini kullandı.
Henneberg, "Genelde düzenli yemek zamanları olur; sohbet olur; ilaçların alınıp alınmadığını kontrol edecek insanlar olur ve düzenli faaliyeti teşvik eden aile üyeleri bulunur. Bu etkileşim olumlu olduğunda, genelde mutluluk hormonu olarak anılan oksitosinin üretimini uyarır ve vasküler demans ile bağlantılı kalp ve damar sistemlerini koruyarak fizyolojik iyi oluş üzerine pozitif etki yaptığı görülür ve demans gelişimi üzerine faydalı bir yavaşlatma etkisi yapabilir" diye konuştu.
Dünya Sağlık Örgütü'ne (DSÖ) göre dünyada 55 milyonun üzerinde insan, demansla yaşıyor ve vakaların yüzde 70 kadarını Alzheimer hastalığı oluşturuyor. Tüm dünyada ölüm nedenleri arasında yedinci sırada gelen demansın küresel maliyetinin, 1,1 trilyon Avustralya doları (yaklaşık 0,8 trilyon ABD doları) olduğunu tahmin ediliyor. Çalışmada yer alan araştırmacı You Wenpeng, araştırmanın demansın nasıl tedavi edileceği konusunda büyük etkisi olabileceğini söyledi.
Wenpeng, "Bu, yaşlanan insanlara nasıl bakım ve yaşam hizmetleri planlayacağımız konusunda bilgi sağlayan önemli bir bulgu. Çünkü insan faktörlerinin --ilişkiler, bağlılık ve amaç duygusu, teşvik ve övgü, başkalarıyla anlamlı etkileşim-- hepsinin demansın ilerleyişiyle mücadelede son derece önemli olduğunu ortaya koyuyor" ifadelerini kullandı.
