Xi, mesajında, Ortadoğu'nun en köklü sorunlarından olan Filistin sorununun bölgesel barış ve istikrar, uluslararası eşitlik ve adalet ve insani vicdan ve ahlakla alakalı bir sorun olduğuna işaret etti.
Xi, Filistin ile İsrail'in birer komşu olarak barış içinde birlikte var olmalarının sadece nesiller boyunca Filistin ve İsrail haklarının bir rüyası olmakla kalmayıp aynı zamanda hem bölge ülkelerinin hem de uluslararası toplumun samimi bir umudu olduğunu söyledi.
Xi, uluslararası toplumu, doğru istikamet olan iki devletli çözüme sadık kalmaya ve -ilgili BM kararları ile "toprağa karşılık barış" prensibi gibi uluslararası mutabakatlar temelinde- Orta Doğu barış sürecini desteklemeye çağırdı.
Xi, mevcut şartlarda uluslararası toplumun Kovid-19'un Filistin'e yüklediği ağır zorluklara daha fazla ilgi göstermesi ve Filistin halkının koronavirüs hastalığıyla mücadelesine yardımcı olması gerektiğini belirterek sözlerini sürdürdü.
Çin'in Filistin sorununa büyük önem verdiğini vurgulayan Xi, ülkesinin her zaman uluslararası adalet ve ahlakı üstün tuttuğunu belirtti ve Filistin halkının, ülkelerinin meşru haklarını geri alma yönündeki haklı davasını ve Filistin sorununun barışçıl çözümüne yönelik çabaları desteklediğini kaydetti.
Xi, Kovid-19 pandemisinin başlangıcından bu yana Çin'in çok taraflı ve iki taraflı kanallar aracılığıyla Filistin'e pandemiyle mücadelede kullanılmak üzere tekrar tekrar yardım malzemesi gönderdiğini belirterek Çin'in iyi bir dost olarak Filistin'e yardımcı olmak için elinden geleni yapmaya devam edeceğini sözlerine ekledi.
Xi, BM Güvenlik Konseyi'nin daimi bir üyesi ve sorumluluk sahibi bir büyük devlet olarak Çin'in, Filistin sorununun kapsamlı, adil ve kalıcı bir şekilde erken bir çözüme kavuşturulabilmesi için aralıksız çaba sarf etmeye ve Ortadoğu'da barış, istikrar ve kalkınmanın bir an önce sağlanması için uluslararası toplumla birlikte çalışmaya devam etmeye hazır olduğunu söyledi.