KİEV, 16 Şubat (Xinhua) Güvenlik kaygısıyla soyadını açıklamak istemeyen 32 yaşındaki asker, 2011 yılında Ukrayna Silahlı Kuvvetleri'ne kaydoldu. 2014 yılından bu yana Ukrayna'nın doğusundaki Donbas olarak bilinen Lugansk ve Donetsk bölgelerindeki birlikte çavuş olarak görev yaptı. Donbas'taki çatışmalar, Nisan 2014'te hükümet güçlerinin Kiev'den bağımsızlıklarını ilan eden silahlı grupların ele geçirdiği kent ve kasabaları geri almak için saldırı düzenlemesinden sonra başladı. Rusya uzun zamandır Kiev'i, Donbas'taki çatışmayı sona erdirmek üzere tasarlanan Minsk barış anlaşmalarına uymamakla suçluyor. Ukrayna'ysa anlaşmaları uygulamaya hazır olduğunu, ama bunun Moskova'nın şartlarına göre olmayacağını söylüyor. Petro, "2014'te gerçekte niye olduğunu bilmeden Donbas'a gittim. Komuta görevlerini yerine getirmek zorundaydım" diye konuştu. Petro, Ukraynalı askerlerin, Ukrayna ile Rusya arasındaki gerilimin tırmanabileceğine yönelik haberlere rağmen soğukkanlılıklarını koruduğunu söyledi. Kasım ayından bu yana Kiev ve bazı Batılı ülkeler Rusya'yı olası "işgal" niyetiyle Ukrayna sınırı yakınlarına yoğun asker yığınağı yapmakla suçluyor.
Herhangi bir ülkeye karşı saldırma niyeti olmadığını söyleyen Rusya'ysa Kuzey Atlantik Antlaşması Örgütü'nün Rusya'nın sınırları yakınlarındaki artan askeri faaliyetlerinin Rusya'nın sınır güvenliğine tehdit oluşturması yüzünden kendi topraklarını savunmak için sınırları dahilinde askeri birliklerini harekete geçirme hakkına sahip olduğunu belirtti. Başka bir gelişme de ABD ve diğer bazı ülkelerin, vatandaşlarına Ukrayna'yı terk etme çağrısı yaparak bir çatışmanın yakın olduğuna yönelik korkuları ateşlemesi oldu. Petro, "Elbette ki, gerilimi hissediyoruz, ama aslında değişen bir şey yok. Akrabalarım ve sınıf arkadaşlarım beni arayıp 'Savaş olacak mı?' diye soruyor. Ama savaş çıkıp çıkmayacağını bilmiyorum" ifadelerini kullandı. Asker bir aileden gelen Petro bir gün mutlaka asker olup vatanını savunacağını biliyordu. Yine de Petro, durumun barışçıl şekilde çözüme kavuşturulduğunu görmek istediğini söyledi. "Bir yetişkin olarak tüm hayatımda askerlik yaptım. Hayatımdan memnun olmadığını söyleyemem, ama zor bir hayat" diyen Petro, durumun normale dönmesinin ardından aile kurmayı hayal ettiğini sözlerine ekledi. Petro, "Karım ve çocuklarım olsun istiyorum, ama cephede görev yaparken aile sahibi olmak zor" diye konuştu. Geçen hafta Ukrayna'nın başkenti Kiev'de yetkililer, Ukrayna'yla Rusya arasındaki gerilimin artması ihtimaline karşı bir tahliye planını onaylayarak tahliye merkezlerinin konumu, gerekli araç sayısı ve tahliye edilenlerinin yerleştirileceği güvenli bölgeleri belirledi.
Xinhua'ya konuşan Kiev Belediye Meclisi Üyesi Alexander Pogrebisky, belediye meclisinin geçen ay "yerel seviyede sahip olunan yetkiler çerçevesinde savunma kabiliyetini artırmaya" yönelik bir program kabul ettiğini söyledi. Öte yandan Kiev'de tüm ofis ve restoranlarda sıradan Ukraynalılar arasındaki sohbetlerin çoğu en sonunda gelip gerilim konusuna dayanıyor. Kiev'de yaşayan birçok kişi daha güvenli bir yer arayışında geçici olarak ya yurtdışına çıktı ya da Ukrayna'nın batısındaki Lviv ve Ujgorod gibi kentlere taşındı. Soyadını açıklamayan 39 yaşındaki Ukraynalı ısıtma ve kazan sistemleri tasarım mühendisi olan Tatiana, geride kalanlardan biri. Xinhua'ya verdiği demeçte mevcut gerilimden korkmadığını, ama zaman zaman Kiev'deki güvenlik durumu hakkında endişelendiği söyleyen Tatiana, "Bazen bilgi kaynaklı baskılar ve insanların yalan haberlerle korkutulması yüzünden negatif duygularım oluyor" diye konuştu. Doğum iznini kullanan Tatiana, mevcut durumun ailesinin yaşamını ve kocasının inşaat işlerini etkilemediğini belirtti. Tatiana, "Eşim, planlanan işleri yerine getirdi. Yeni projeler de aldı" diye konuştu. İki çocuk sahibi Tatiana, gerilim sırasında yiyecek ve su depolamadığını vurguladı. Tatiana, "Özel bir ürün stoku yapmayı planlamıyoruz. Marketler 2014'te ve (Kovid-19 karantinası) kırmızı bölge uygulamasında olduğu üzere çalışmaya devam edecek" ifadelerini kullandı. Tatiana ayrıca tüm çatışmaların bir gün sona erip insanların çektiği sıkıntıların sonlanmasını ve insanların sorunlarını barışçı yollarla çözüme kavuşturmayı öğrenmesini umduğunu da sözlerine ekledi.
