İstanbul Medeniyet Üniversitesi'nin Tarih Bölümü üçüncü sınıf öğrencisi olan Fırat Öztürk, Çin'de bir burs kazanabilmek için gireceği sınava hazırlanmak amacıyla kısa süre önce kursa katıldı. Öztürk, "Çin çok değerli tarihi kayıtlara sahip ve ben bu belgeleri inceleyip yüksek lisansımı orada tamamlamak istiyorum" dedi.
Pandemi nedeniyle bir yıldan fazla süredir çevrimiçi olan Çince kursu, kısa süre önce Kovid-19'a karşı katı tedbirler altında yüz yüze yapılmaya başladı. Derneğin başkan yardımcısı Mustafa Karslı Xinhua'ya verdiği demeçte, Türk halkının sürekli artan Çince öğrenme arzusuyla ilgili olarak şunları söyledi: "Kurslarımıza olan ilgi o kadar hızlı arttı ki daha fazla öğrenci kabul edemeyeceğimiz bir sınıra ulaştı." Derneğin yıllık öğrenci sayısı genellikle 300'dür ama bu eğitim-öğretim yılı ile birlikte bu sayı 1.200'e çıktı. Çince dersi almaya kendi üniversitesinde başlayan Fırat Öztürk'ün bu dile ve Çin kültürüne ilgisi önemli ölçüde büyüdü. Öztürk "Bu dili öğrenirken Çin kültürüne yaklaşıyorum" dedi. Derneğin düzenlediği kültürel faaliyetler sayesinde Öztürk, Çin'de icat edilen eski bir masa oyunu olan Go'yu akıcı biçimde oynayabiliyor ve Çin dövüş sanatlarında profesyonel hale geliyor.
Kurslara katılan iş insanları Çinli iş arkadaşlarıyla daha yakın temas kurmayı ve Çin kültürü hakkında daha derin bilgiye sahip olmayı hedefliyor. 27 yaşındaki Fulya Çelen, son iki yıldır Türkiye ile Çin arasında ham petrol taşıyan dev tankerlerin açık deniz kaptanlığını yapıyor. Çelen, kısa süre önce Çinli iş arkadaşlarıyla daha iyi iletişim kurmak ve pandemiden sonra onlarla sosyal etkileşimlerini üst seviyeye çıkarmak için Çince öğrenmeye karar verdi. Çelen, Türk halkı arasında Çin ve Çinceye ilginin giderek arttığına inanıyor. Çelen, "Bu dili bilenler pandemiden sonra ön plana çıkacak ve geç kalanlara göre daha şanslı olacaklar" diye vurguladı. Çelen, pandemiden sonra Çin'in güneyindeki Guangdong eyaletinde bir liman kenti olan Zhanjiang'ı ziyaret etmek istiyor çünkü orada pek çok defa bulunmasına rağmen pandemi nedeniyle gemiden inme fırsatını bulamamış. "O güzel kentin caddelerini ve güzel binalarını görmek için hep dürbünle baktık" diyen Çelen, pandeminin ardından özgürce kentin manzaralarının keyfini çıkarmak istediğini sözlerine ekledi.
İstanbul'da yaşayan bir iş insanı olan Arda Durmaz'a göre ise, Türk iş insanlarının pandemiden sonra Çinli şirketlerle bağ kurmakta daha proaktif hale gelmesiyle Türkiye'nin Çin ile ilişkileri büyük ölçüde gelişecek. Son yıllarda Çin ile iş yapan Durmaz, Çincesini canlı tutmak için dernekte yoğun Çince kursu alıyor.