ANKARA, 16 Ocak (Xinhua) Yeme-içme sektöründeki yöneticiler, hayatta kalabilmek için müşterilerinden daha yüksek fiyatlar talep ediyor. Ancak, yüksek fiyatlar istenmeyen bir sonucu da beraberinde getirdi: Dışarıda yemek yiyenlerin azalması, ülkenin yeme-içme sektörünün üzerine kara bir bulut gibi çöktü. Başkent Ankara'daki küçük bir kebap restoranının işletmecisi olan Evren Çorlu, Xinhua'ya yaptığı açıklamada, artan gıda ve elektrik fiyatlarının asgari ücretteki artışla biraraya gelmesi sonucu restoranların menülerdeki fiyatları en az yüzde 25 artırdığını, bu oranın bazı işletmelerde daha da yüksek olduğunu söyledi. "Koronavirüs halihazırda işimizi etkiledi ve sizi temin ederim ki şimdi de müşterilerimizin üçte biri zamlar nedeniyle gelmeyi bıraktı" diyen Çorlu, masrafların belirgin şekilde arttığını belirterek "Menümüzü artan masraflar uyarınca ayarlamaktan başka çaremiz yoktu, başka türlü hayatta kalamazdık" diye ekledi.

Ekonomik sıkıntıları hisseden Türkiye'deki birçok hane, yüksek enflasyonla birlikte azalan satın alım gücü sebebiyle harcamalarında daha ucuz alternatiflere yöneliyor. MetroPoll şirketinin anketine göre, geçen yıl yaşam standartlarının düştüğünü söyleyenlerin sayısı yüzde 72'ye ulaşarak rekor kırarken, katılımcıların sadece yüzde 6'sı yaşam standartlarının geliştiğini belirtti. Türkiye'de asgari ücret, son 20 yılın zirvesine çıkarak yüzde 36 olan yüksek enflasyonu telafi etmek için 2022 yılında yüzde 50 artırıldı. Ancak ücret artışının hizmet sektöründeki çalışanların çoğunu kapsaması, Tüm Restoranlar ve Turizmciler Derneği (TÜRES) Genel Başkanı Ramazan Bingöl'ün verdiği bilgiye göre işverenlerin masraflarında yaklaşık yüzde 40'lık artış anlamına geliyor. Dünya gazetesine konuşan Bingöl, "Bazı ünlü mekanlar dışında gıda hizmetleri sektöründeki müşterilerin sayısında yüzde 30 düşüş var. Bu düşüşün sebebi, gıda fiyatlarında yaşanan ciddi artışlar" ifadelerini kullandı.

Çorlu'nun sahip olduğu restoranlarda, menüdeki fiyatlara kıyasla yüzde 20 indirimle sunulan gel-al hizmeti müşterileri arasında popüler hale gelmiş. Üniversite öğrencisi Emre Sezgin, "Kebaplarımızı ve içeceklerimizi alıp yemek için yakındaki bir parka gidiyoruz. Kışın bunu yapmak çok kolay olmayabilir ama elimizden gelen bu" diyor. Kötü gidişat, barlar ve meyhanelerde de kendini gösteriyor. İşletmeciler, Ocak ayı başında alkollü içeceklerdeki özel tüketim vergisinin (ÖTV) yüzde 47'yle rekor düzeyde artırılmasının ardından bu mekanların müşteri sayısının da azaldığını söylüyor. Ankara'nın Küçükesat Mahallesi'ndeki popüler bir barın sahibi olan Aytekin Uysal, Xinhua'ya verdiği demeçte, durumu "Bazıları artık içki siparişi vermiyor ya da sadece sohbeti sürdürmek için kişi başı birer bira içiyorlar" sözleriyle anlatıyor. Uysal'ın verdiği bilgiye göre, yarım litrelik bir bardak bira geçen yıl 15 lirayken bu yıl fiyatlar 25-30 lira arasına yükseldi. İsmini vermek istemeyen bölgedeki bir diğer bar sahibi de içki fiyatlarındaki artış sebebiyle "işlerin en azından yüzde 50 düştüğünü" söylüyor.

Vietnam'da Yagi Tayfunu nedeniyle ölenlerin sayısı 197'ye yükseldi, 128 kişi kayıp Vietnam'da Yagi Tayfunu nedeniyle ölenlerin sayısı 197'ye yükseldi, 128 kişi kayıp

Bazı restoranlar, müşteri çekebilmek için "kendi içkini getir" politikası uyguluyor ve bu sayede yüksek alkol fiyatlarından çekinen müşterilerin en azından yemek için mekanlara gitmeyi sürdürmesini umuyorlar. Hükümet, gıda enflasyonunu yenme sözü vermişti. Bunun için özellikle süpermarket zincirleri ile perakendecilerdeki fahiş fiyatlar yakından takip ediliyor. Türkiye'de kısa süre önce de bu tarz eylemler için daha fazla ceza öngören bir yasanın Meclis'te kabul edilmesiyle stokçulukla mücadelede yeni bir adım daha atıldı.

Editör: İRFAN KARSLI