Yaşam

Türk vatandaşları AB vize başvurularında neden sorun yaşıyor?

Türkiye'den Avrupa Birliği ülkelerine yapılan turistik vize başvurularının reddedilme oranı son yıllarda artış gösterdi.

Abone Ol

Vize başvuruları reddedilenler durumdan şikayetçi olurken Türkiye, Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi’ne (AKPM) Schengen Vize sisteminin kötüye kullanıldığına dair bir rapor sundu.

Avrupa Komisyonu yetkilileri, euronews Türkçe'ye konuyla ilgili gönderdikleri açıklamada, vize reddi oranlarının dünya çapında artış eğiliminde olduğunu belirtti. Komisyon, bu durumun asıl sebebinin Covid-19 pandemisi nedeniyle getirilen seyahat kısıtlamaları olabileceğine işaret etti.

Fakat bir süredir Türkiye'den turistik amaçlı vize başvurularının reddinde önemli bir artış söz konusu. Konuyla ilgili euronews'e ulaşanlar istenilen kriterleri yerine getirmiş olmalarına rağmen Almanya'ya gidemediklerini anlatıyor.

Eğitimini yurt dışında tamamlayan E.R'nin, haziran ayında tatil amaçlı başvurduğu Almanya vizesine olumsuz yanıt verildi.

Geçmiş dönemlerde çok kez gezi amaçlı yurt dışına çıktığını anlatan E.R, özellikle başvuru sürecinin masraflı olmasından yakınıyor.

‘1 Haziran'da başvurdum, yeğenimin doğum günü ve aile ziyareti içindi. Abimin kayınpederi AB vatandaşı ve ünlü bir profesör, onun davetiyesi ile başvurmuştum. Fakat gidemedim. Vize başvuru bedeli, İDATA ücreti, sigortalar, yol masrafı ve uçak bilekleri ile toplamda 8.000 tl tutmuştur. Bütçe oldukça zorladı çünkü hiç yoktan bir masraf ve sonucu belli değil. Boşluğa giden bir para. Bu süreçte belgeleri de toparlayabilmek için sürekli işten izin almam gerekti. Bu da ayrı bir iş yükü oldu.’

Bu süreçte yaşadığı zorlukları ‘Politik bir yaklaşım var, adaletsiz bir değerlendirme süreci olduğunu düşünüyorum’ sözleriyle ifade eden E.R ile benzer deneyimi yaşayan bir başka kişi ise devlet memuru olan M.C.

Almanya için yaptığım vize başvurumun reddedilme gerekçesi ‘inandırıcı bulunmaması’. Devlet memuru olmama, aylık bir maaşa, kira verdiğim bir eve, davetiyemin olmasına rağmen bu seferki ziyaretim inandırıcı bulunmamış.

Haziran'daki seyahati için mayıs ayında Schengen vizesi başvurusunda bulunan M.C'ye de tüm evrakları teslim etmiş olmasına rağmen vize verilmedi.

M.C'nin aktarımına göre vize başvurusuna ret yanıtının verilme nedeni ‘inandırıcı bulunmaması’.

‘Vizemi reddetme nedenleri 'inandırıcı bulmamalarıymış'. Devlet memuru olmama, aylık bir maaşa, kira verdiğim bir eve, davetiyemin olmasına ve daha önce Almanya ve İngiltere vizeleri alıp ziyarette bulunmama rağmen bu seferki ziyaretim inandırıcı bulunmamış.’ diyor.

euronews Türkçe'ye konuşan ve adını vermek istemeyen M.C, kuzeninin düğünü için aile ziyareti amacıyla 1 haftalığına başvuru yaptığını ve bunun için gereken kalacak yer bilgisi, tarih aralığı, ve sponsorunu da bildirdiğini aktarıyor:

‘Başvuru için gereken davetiyeyi, memur olduğumu gösteren çalışan belgesini, maaş bordromu gösteren banka dekontlarını, ikametgahımı, sicilimi ve 25 Euro bedelindeki seyahat sigortamı içeren bir dosya hazırladım. Mayıs ayında Almanya için Schengen vizesi başvurusunda bulundum. Planlanan seyahatim Haziran ayı içindi.1,5 ay öncesinden vize görüşmesi için randevu aldım, uçak biletimin olduğu tarihten iki hafta öncesine verdiler randevuyu. İdata şirket aracılığıyla başvuru yapmamızı istiyorlar.

Eskiden tüm evrakları toparlayıp kendimiz götürebiliyorduk ya da gönderiyorduk. Şimdi online sistemden tüm bilgilerimizi doldurmanızı istiyorlar ve ona göre bir randevu oluşturuyorlar. Yani ben 1,5 ay önce randevu almak istediğimde Haziran ayındaki uçuşumun tarihini girmiş oluyorum. Demek ki 2 hafta onlar için yeterli bir süre dedim ancak yeterli değilmiş çünkü aldığım biletten iki gün sonra belli oldu vizemin çıkıp çıkmadığı. Neden daha önceki bir tarihe vermediler randevuyu o zaman diye sorgulamaya başlıyorsunuz zaten.’

‘Ülkedeki Ekonomik Koşullar ve Kur Belliyken Sadece Vize Başvurusu Yapabilmek Bile Büyük Lüks’

Vize başvuru sürecinde ekonomik olarak oldukça zorlandığını söyleyen M.C, ‘Ülkedeki ekonomik koşullar ve kur belliyken sadece vize başvurusu yapabilmek bile büyük lüks. En baştan bir caydırıcılığı var.’ diyor ve ekliyor:

‘Konsolosluk vize çıkmasa bile geri ödemesiz bir 80 Euro başvuru ücreti istiyor. Buna İDATA hizmet bedeli dahil değil. İDATA da tüm evrakları benim toplamama rağmen sırf kendisi kargo görevini gördüğü için 1200 lira başvuru ücreti alıyor. Bunun da vize çıkmadığı takdirde geri ödemesi yok.’

Konsolostuktan birilerine ulaşmak imkansız. Telefonlara yanıt vermiyorlar. Vize reddi yediğimde de aynı sorunu yaşadım. İtiraz edebilme hakkınız var ancak yazılı olarak ne zaman geri dönüş yapacakları bile belli olmayacak bir ihtimalle yazıyorsunuz dilekçeyi.

 Devlet memuru M.C'nin vize başvuru sürecinde yaşadığı en büyük sıkıntı ise vize sonucuna bilgi uzunca bir süre bilgi alamaması olmuş:

‘Benim en büyük sıkıntım vizemle bilgi almak istediğimde ulaşabilecek kimseyi bulamamamdı. Konsolostuktan birilerine ulaşmak imkansız. Telefonlara yanıt vermiyorlar. Vize reddi yediğimde de aynı sorunu yaşadım. İtiraz edebilme hakkınız var ancak yazılı olarak ne zaman geri dönüş yapacakları bile belli olmayacak bir ihtimalle yazıyorsunuz dilekçeyi. Dilekçeyi vermeye gittiğimde yalnızca 5 metre mesafeden güvenlik kontrolünün yapıldığı yerden iletebiliyorsunuz ancak K9 köpeğinin gelip sizi koklaması var bir de. Ben öğleden sonra gittiğimde yarım saat köpeğin gelip beni koklamasını bekledim. Sinir harbinin içindeyken bu kadar yorulmuşken bir de köpek beklemek...’

‘ALMANYA İÇİN HEPİMİZ POTANSİYEL GÖÇMENİZ’

Özellikle pandemiden bu yana, etrafında çok sayıda insanın vize alamadığını ifade ede M.C, vize başvurularına verilen olumsuz yanıtların nitelikli göçlerden ve Türk lirasının değer kaybetmesinden kaynaklandığı görüşünde.

‘Başvuruda bulunmak için bile bu kadar büyük bir bütçe ayırmışken politik unsurlara takılıp keyfi bir karar verilmiş olması can sıkıcı. Aynı durumu aileleriyle görüşmek isteyen arkadaşlarım da yaşadı. Düğününe annesinin katılamadığı bir arkadaşım var mesela. Hepimiz potansiyel göçmeniz şu an Almanya için.’

Konuyla ilgili euronews'in iletişime geçtiği Almanya Büyükelçiliği, bu durum hakkında bilgi veremeyeceklerini söyleyerek muhatabın Almanya Dışişleri Bakanlığı olduğunu belirtti.

Almanya Dışişleri Bakanlığı'na euronews'in mail yoluyla sorduğu sorulara ise haberin yayınladığı tarihe kadar bir dönüş yapılmadı.

AB KOMİSYONU: TÜRKİYE'DE VİZE İŞLEMLERİ SORUNSUZ ŞEKİLDE YÜRÜTÜLÜYOR

Söz konusu şikayetleri ilettiğimiz AB Komisyonu yetkilileri, vize reddinde yaşanan yükselişin dünya çapında görülen genel bir eğilim olduğunu, Türkiye'den de vize işlemlerinin sorunsuz devam ettiğini söyledi.

Euronews Türkçe'ye gönderilen açıklamada şöyle:

‘Genel olarak Türkiye'de vize işlemleri sorunsuz bir şekilde yürüyor ancak çeşitli taşımacılık şirketleri dernekleri, yanlış uygulamalar olduğunu iddia ediyor ya da prosedürlerin uzun sürdüğünden şikayet etmekte. Bu iddialara yönelik bazı tedbirlerler önerdik. Revize edilen Vize Kanunu (Şubat 2020'den itibaren uygulamada), uzun geçerliliği olan çok girişli vizelere ilişkin yeni zorunlu kurallar getirdi.’

‘Yerel Schengen işbirliğinde (tüm üye ülkeleri bir araya getiren AB Delegasyonu başkanlığında) çalışmalar başlatıldı. Destekleyici belgeler listesi, tır şoförlerine yönelik gereklilikler bakımından, daha açık hale getirilmek üzere revize edildi ve eski koşullar kaldırıldı. Komisyon Uygulama Kararı Temmuz 2021'de kabul edildi’

‘Vize reddi oranındaki artış ise dünya genelinde gözlemlenebilen genel bir eğilim. Bu durum, Covid-19 kaynaklı önlemler nedeniyle getirilen seyahat kısıtlamalarının daha fazla sayıda vize reddini tetiklemiş olmasıyla açıklanabilir’

VİZE SORUNU AB GÜNDEMİNDE

Öte yandan Türkiye'den de bu konuyla ilgili yeni bir hamle geldi. Türkiye, Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi’ne (AKPM) Schengen Vize sisteminin kötüye kullanıldığına ilişkin bir rapor sundu. 

AKPM komisyonunda kabul edilen rapora göre; 2014 yılında yüzde 4 Schengen vize reddi, 2020 yılı itibariyle yüzde 12.7’ye yükseldi.

Raporda, gereksiz ve çok fazla belge istendiği, ücretin yüksek olduğu, yüz yüze başvurma zorunluluğu gibi konulara itiraz edildi.

‘Schengen Bilgi Sisteminin Avrupa Konseyi Üye Devletleri Tarafından Siyasi Güdümlü Bir Yaptırım Olarak Kötüye Kullanılması’ raporunun görüşmeleri geçtiğimiz hafta Strazburg’da yapıldı.

AKPM üyesi AK Parti Milletvekili Ziya Altunyaldız’ın sunduğu rapor, komisyonda kabul edildi. Rapor, Genel Kurul’a sunularak tavsiye kararı niteliği kazanacak. Raporda, şu görüşler yer aldı:

‘2014 yılında yüzde 4 oranında olan Schengen vize başvurusu ret oranı hızla yükselerek 2020 yılı itibarıyla yüzde 12.7’ye kadar yükselmiştir. Bahse konu durumu etkileyen faktörler arasında Schengen Bilgi Sistemi’nin kötüye kullanımı olabilmektedir. Ülkemizdeki iş insanlarının yaşadığı vize başvuru sorunları da dikkat çekicidir. Özellikle ticari faaliyette bulunmak isteyen Türk vatandaşları seyahatlerinin gerçekliğini, konaklamalarını, ulaşımlarını kanıtladıkları halde vize başvuru süreçlerinde sıkıntılar yaşamaktadırlar.’

(Euronews)