İSTANBUL, 3 Kasım (Xinhua) -- Türkiye Gıda ve İçecek Sanayii Dernekleri Federasyonu Başkanı Demir Şarman, Çin'in kararlı ve karşılıklı yarar sağlayan açılımının, dünya çapındaki iş insanlarının "tam olarak" beklediği ve aradığı şey olduğunu söyledi. Şarman, Çin Uluslararası İthalat Fuarı (CIIE) öncesinde Xinhua ile yaptığı söyleşide, Çin'in uluslararası işbirliğinde örnek bir oyuncu olduğunu söyledi. Türkiye'nin yiyecek içecek sektörünün çatı kuruluşu olan ve CIIE'ye ilk kez katılan federasyon, sektörden 10 firma ile Shanghai'da olacak. Şarman, katılımcı şirketlerin hepsinin eski ve yeni ürünlerini "enerjik Çin pazarında" potansiyel alıcılar için sergilemeye hazır olduklarını söyledi ve ekledi: "Fuar harika bir fırsat... Her bağlamda iyi planlanmış ve iyi kurgulanmış bir platform. Fuarda mutlaka hem satıcı hem de alıcı olarak yer almalıyız." Şarman, "Çin halkına ve tüketicilere, deneyimlemek istedikleri veya sağlıklı beslenme için ihtiyaç duydukları her türlü yiyecek ve içeceği sunarak destek olmak istiyoruz. Onlarla çalışmak ve yanlarında olmak istiyoruz" diye konuştu.
Türk iş lideri, fuarın iş yapmak için harcanan zamanı önemli ölçüde azalttığına ve finansal verimliliği artırdığına inanıyor. Şarman, "Genellikle aylar sürecek bir dizi gezi, ziyaret ve toplantıyı çok daha sıkıştırılmış bir ortamda, çok etkin ve verimli bir şekilde gerçekleştirebileceğimizi biliyoruz" dedi. Çin halkının satın alma gücünün ne kadar arttığından söz eden Şarman, Çin'in son on yıldaki ekonomik başarılarını övdü ve gelir açığını kapatma çabalarını yüceltti. Türk iş lideri, bu ekonomik başarının her iki ülke halkına ve diğer ülkelere fayda sağlayabilecek eşi görülmemiş bir ticaret potansiyeline dönüştüğünü söyledi. "Çin'in dışa açılma kararlılığını takdir ediyoruz" diyen Şarman, "Çin bizim için bir okyanus. Orada mükemmel seçeneklerin olduğunu biliyoruz ve harika işler yapacağız" diye ekledi. Çin'in ticari cazibesini ülkenin dünyanın diğer bölgelerindeki ortaklarla ilişkilerinin gelişmesine ve kazan-kazan ruhuna bağlayan Şarman, tek yönlü kazanımın asla sürdürülebilir olmadığının tarih boyunca ispatlandığını ve Çin'in, günümüz dünyasının bir gereği olan kazan-kazan yaklaşımıyla ülkelerin birbirlerine fayda sağlayabileceğini kanıtladığını belirtti.