Bugün iç veri gündeminde şubat ayı ekonomik güven endeksi ile ocak ayı dış ticaret nihai istatistikleri açıklanacak.
Merkez Bankası (TCMB) geçen hafta politika faizinde ‘ölçülü’ olarak nitelediği 50 baz puan indirime giderken, bu indirimin ardından parasal duruşun deprem sonrası gerekli toparlanmayı desteklemek için ‘yeterli’ olduğunu söyledi.
MERKEZ BANKASI REZERVLERİNDE KAN KAYBI
TL depremden sonra yatay bir seyir izlese de, TCMB rezervlerinde depremden sonraki iki haftadaki 7 milyar dolarlık düşüş, depremin ‘stabil kur politikasını’ da oldukça zorladığını gösteriyor.
TCMB'nin en az PPK kararları hatta bazen daha çok etkili olan yeni makroihtiyati düzenlemelere gidip gitmeyeceği piyasalarda takip ediliyor. Deprem sonrası artan döviz talebi nedeniyle bankacılar, yeni dış kaynak ya da döviz talebi azaltıcı yeni önlemler bekliyorlar.
Döviz ve altın talebindeki artış mevcut döviz politikasını zorlayan bir unsur. Dövizde KKM vb uygulamalar nedeniyle daha çok altın talebi artışta.
TCMB'nin toplam brüt rezervi 122.6 milyar dolar, net rezervleri 21.4 milyar dolar seviyesinde. Piyasanın hesaplamalarla takip ettiği swaplar hariç net döviz rezervi ise eksi 45 milyar dolar civarında.
DOLAR TL NE KADAR?
Dolar/TL yeni zirve seviyesi cuma günü hacimsiz piyasada görülen 18.95 oldu. Kur bu sabah saat 08.53'te 18.85/18.88 seviyesinde. Serbest piyasada 19,89 liradan alınan Euro'nun satış fiyatı ise 19,89 lira olarak belirlendi.
Cuma günü Euro'nun satış fiyatı ise 19,9350 lira olmuştu.
EURO DOLAR PARİTESİNDE SINIRLI DÜŞÜŞ
Güne 1,0550 ile başlayan Euro/Dolar paritesi saat 09:34 itibarıyla yüzde 0,09 azalışla 1,0537'dan işlem görüyor. Dün en düşük 1,0536, en yüksek 1,0615 seviyelerini gören Euro/dolar, günü 1,0548 seviyesinde kapattı. Euro/dolar, 27.02.2023 tarihinde 1,0536 ile son bir ayın en düşük, 02.02.2023 tarihinde ise 1,1033 ile son bir ayın en yüksek seviyesine ulaştı.
Güncel sayılara göre 44 binden fazla kişinin hayatını kaybettiği, neredeyse 15 milyon kişiyi doğrudan etkileyen Kahramanmaraş merkezli depremin ardından seçimlerin ertelenebileceği tartışmaları başlamıştı. Daha sonra ise AKP tarafında deprem öncesi seçim planını sürdürme yönünde eğilim güçlenmişti.
Büyük felaketin ardından devlet kurumlarının hazırlıklı olmadığı ya da kurtarma çalışmalarında yetersizlik olduğu yönünde hem bölge sakinleri hem de tüm ülke genelinde iktidara yönelik eleştiriler artarken, depremin ardından 2023 seçimi ve iktidar partisine olan etkisi önem kazandı.
TÜRKİYE SEÇİME YÜZDE 45 ENFLASYON İLE GİRECEK
Ekonomistlerin ve ekonomi yetkililerin ilk hesaplamaları depremin toplam maliyetinin 50 milyar doları aşacağını gösteriyor, tahminler 100 milyar dolara kadar ulaşıyor. Ayrıca depremin büyümede bu yıl 1-2 puan gerilemeye neden olması da genel beklenti haline geldi.
Depremle birlikte istihdam ve üretimde yaşanan sorunların ekonomik etkilerinin zamana yayılması beklenirken, Türkiye mayıs-haziran dönemi olarak tahmin edilen ve henüz yeni bir kararın gelmediği seçime, depremin etkisiyle yaklaşık yüzde 45 enflasyonla girecek.
Bu deprem öncesi tahminlere göre enflasyonda yaklaşık 5 puanlık artış anlamına gelirken bölgenin ülke tarımında yüzde 16 civarında payının bulunması, en belirgin etkinin gıda enflasyonunda olabileceğini gösteriyor.
Enflasyonda ayrıca 2 milyondan fazla kişinin deprem bölgesinden ayrılmış olmasının diğer illerdeki kira gibi kalemlere etkisi de öne çıkıyor.
(AA/Reuters)