Kerem Köfteoğlu’nun Youtube ve Yön Radyo’da sunduğu “Doğudaki Tanıtım Elçilerimiz: Çin’deki Türkler” programına katılan iş insanı Ayşe Huang (Doğangüneş), pandemi döneminde Çin tıbbıyla ilgili birçok etkinliğe katılıp bu alanda ciddi araştırmalar yaptığını söyledi. Çinlilerin sağlık konusuna çok önem verdiğini hatırlatan Huang, “Bu durum, organik ürünler açısından ciddi potansiyeli olan Türkiye’nin önünü büyük fırsatlar çıkarıyor. Pandemide durum normale dönüp, seyahat kısıtlamaları kalkar kalkmaz, Çin’den bir sağlık grubuyla Türkiye’ye özel bir iş turu yapacağım. Türkiye’nin doğal ürünlerini iyi paketleyip Çin pazarına sokabilirsek ciddi gelir sağlayabiliriz” diyor.
Fudan Üniversitesinde Çince eğitimi aldıktan sonra, çeşitli üniversitelerde uluslararası İngilizce, özel eğitim uzman eğiticiliği ve uluslararası dış ticaret uzman danışmanlığı eğitimlerini tamamlayan Ayşe Huang, ikinci çocuğunun doğumundan sonra bir ara aktif iş hayatına kısa mola verdi. Günümüzde esnek çalışma imkanı sunan uluslararası bir anaokulunda İngilizce öğretmenliği yapan Huang, 2009 yılından beri Şanghay’da yaşıyor.
Pandemi öncesi Çin’den Türkiye’ye birkaç iş turu gerçekleştiren Huang, bu turları Türk ve Çinli iş insanlarını buluşturup, işbirliği, ortaklık gibi imkan ve fırsatlar yaratmak amacıyla düzenlediğini hatırlattıktan sonra “Bir dönem Çinli eşimle Doğangüneş İmalat Solution Ltd, şirketini kurduk. Burada çay-kahve otomatı (vending makineleri), yazılım, ödeme sistemleri, oto yedek parça ve tekstil makineleri gibi alanlarda işler yaptık. Bu işler sayesinde Çin’de pazar geliştirme, Çin’de iş yapmanın püf noktalarını yaşayarak öğrendim. Şimdi de bilgi ve birikimlerini sağlık ve eğitim alanına odaklı olarak paylaşacağım, profesyonel ve çeşitlendirilmiş etkinlikler planlıyorum” diye ekliyor.
“Doğal ürünlerimize talep var”
Çinli tüketicilerin sağlık ve güzellikte doğal ürünlere olan talebinin katlanarak arttığını vurgulayan Huang, bu konuda şu bilgileri verdi: “Türkiye, macundan bitkisel karışımlara kadar, sağlığa faydası bilinen veya henüz bilinmeyen onlarca doğal ürüne sahip. Bu ürünlerin hangi konuda sağlığa yararlı olduğu uzman ekipler tarafından araştırılıp yazılmalı. Sonrasında bu ürünlerin iyi paketlenip Çin pazarına girmesin-e odaklanmalıyız. Bunu yaparsak, Türkiye’nin Çin’e yaptığı gıda ihracatından elde ettiğini gelire yakın bir gelir sağlayabiliriz. Türkiye’nin bu alandaki potansiyelini mutlaka kullanmalıyız.”
Çin’in geleneksel tıbbını standart hale getirip dünyaya yaydığına dikkat çeken Huang, sözlerini şöyle noktaladı: “Türkiye’nin bal, macun, şerbet gibi doğal ve kendine özgü tarifleri olan birçok ürünü var. Bu ürünlerin bazıları hammadde olarak da kullanılabilir. Doğal ürünlere olan talebinden hareketle bunları Çin’de vitrine çıkarmamız gerekiyor. Sağlık alanında faaliyet gösteren Çinli bir grupla temas halimdeyim. Bu grup için Türkiye’nin bazı bölge ve ürünlerini içeren kapsamlı özel bir program hazırlıyorum. Bu iş turu sayesinde, iki ülke arasında doğal sağlık ürünleri alanında, işbirliği, ortaklık ve yatırım gibi yeni imkanların ortaya çıkacağına inanıyorum.”
