İmamoğlu, İBB'nin Hatay'da afet sonrası müdahale çalışmalarıyla ilgili bilgi verdikten sonra Hatay'daki enkaz kaldırma ve yeniden yapım sürecine ilişkin şunları söyledi:
‘Bu dönemi inşaat yapma, yapı yapma olarak tanımladığınızda hata yapmaya başlamış oluruz. Her şeyi ranta dönüştürürsek insanı insan olmaktan devlet olmaktan çıkarmış oluruz.
‘Geleceğimizi bilimsel, katılımcı anlayışla kurmak zorundayız. Yeni bir geleceği bu anlayışla inşa ettiğimizde bu afette kaybettiğimiz canlara borcumuzu ödemiş oluruz.
'18 MİLYON TON MOLOZUN GEÇİCİ OLARAK TOPLANMASI İÇİN 400 FUTBOL SAHASI BÜYÜKLÜĞÜNDE ALAN GEREKİR'
‘Deprem bölgesinde yaklaşık 158 bin bağımsız birimden 124 bin birim yıkık, ağır hasarlı ve acil yıkılması gereken durumda. Buu 18 milyon ton civarında bir enkaz seviyesine ulaşması anlamına gelir.
Bir tırın yaklaşık 18 ton enkaz taşdığını düşünüldüğünde tam bir milyon sefer enkaz taşıma çalışmasının bu kentlerin etrafında yapılması demektir.
Bu enkazın önemli bir bölümünün asbest içerdiği de unutulmamalıdır. Asbestin solunmaması, taşınırken etrafa dökümemesi, taban suyuna karışmaması için önlemler alınması gerekir.
‘18 milyon ton molozun geçici olarak toplanması için 400 futbol sahası büyüklüğünde alan gerekir. Bunu en aza indirmesi ve inşaatın finansmanının düşürülmesi için ayrıştırma şarttır. Bu alanların yerleşim alanları, dere yatakları gibi üretim ve çevre için kritik alanları dışında seçilmesi ve bu alanların olası planlama alanları düşünülerek seçilmesi şarttır.
'BİZ YÖNETİCİLER OLARAK ÇARE ÜRETMEK, GEREĞİNİ YAPMAK İÇİN NOT ALIRIZ'
‘Mevcut moloz döküm alanlarının Hatay'da tarım alanları, dere yatakları, kent merkezine yakın yerlerde olduğu tespit edilmiştir. Bu konuda zamanında yapılacak ikazların altın değerinde olduğunu bilincinde olarak bunları paylaşıyorum.’
İmamoğlu, hasar tespit çalışmalarının kapsamı genişledikçe bu değerlerin yukarı çıkacağını da belirtti ve iktidarın ‘not alıyoruz’ uyarılarına tepki gösterdi:
‘Biz yöneticiler olarak çare üretmek, gereğini yapmak için not alırız. Gerçekleri dile getirenleri fişlemek, tehdit etmek için not almak başlamışsa yöneticilerle vatandaşların yolları ayrılmış demektir. Biz her koşulda vatandaşımızla aynı yolda yürüyen yöneticiler olmak zorundayız.
Hiçbir kamu yönetici kimseye ihsan dağıtmıyor, sadece görevimizi yapıyoruz.’
