GAZZE, 10 Haziran (Xinhua) -- Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki Nuseyrat Mülteci Kampı bir gece içinde ölüm kokan bir enkaza dönüşürken, caddelerde yürüyebilmek neredeyse imkansız hale geldi. İsrail özel kuvvetlerinin dört İsrailli rehineyi kurtarmak için Cumartesi günü kampa askeri operasyon düzenlemesinin ardından, kamptaki yollar ve ara sokaklar yanmış otomobiller, yıkılmış evler ve kan izleriyle dolu.
Hamas yönetimindeki hükümetin medya ofisinin verdiği bilgilere göre, İsrail birlikleri kampa girerken savaş uçakları da çoğunlukla sivillerin yaşadığı evlerden oluşan kampın içindeki onlarca hedefe kanlı hava saldırıları düzenledi. Hamas yönetimindeki sağlık makamlarının Pazar günü açıkladığı rakamlara göre İsrail'in askeri operasyonu sırasında en az 274 Filistinli öldürülürken, 698'i aşkın kişi ise yaralandı.
Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki Nuseyrat Mülteci Kampı'na düzenlenen İsrail saldırılarının ardından oluşan enkazı gösteren bir adam, 8 Haziran 2024. (Fotoğraf: Marwan Daoud/Xinhua)
Nuseyrat Mülteci Kampı sakini Othman Zaki, "Evimin balkonunda oturmuş, caddeye bakarak kahve içiyordum. Her şey olağandı; yoldan geçenler, sokak satıcıları, güneşin altında oynayan çocuklar. Ama her şey bir anda değişti" diyor. 27 yaşındaki adam, "İsrail uçakları birdenbire her yeri hunharca bombalamaya başladı. Hiç kimse bir anlam veremedi. Herkes güvenli bir yer bulmak için nereye gideceğini bilmeden koşturmaya başladı" diye anlatıyor.
Yerinden edilmiş bir Filistinli olan Ahmed Shaaban, "Durmaksızın devam eden bombardıman, hızla gelişen olaylar, her yere saçılmış cansız bedenler. Bunu tarif etmenin imkanı yok" diyor. Shaaban, "Kimseyi kurtaramadık. Durum feci ve dehşet vericiydi. Kimse kabuslarında bile böyle bir şey göremez" diye ekliyor. Altı çocuk babası 42 yaşındaki adam, Pazar günü erken saatlerden bu yana mahallesindeki bildik yapıları tespit etmeye çalışıyor. Ancak çabası beyhude. Bir zamanlar ailesiyle birlikte yaşadığı cadde tamamen enkaza dönmüş durumda.
Shaaban yaşlı gözlerle, "İsrail hava saldırılarında yıkılan evlerimizin enkazından başka bir şey göremiyoruz. Ölüler ve yaralılar yol kenarlarında yatıyordu. Aralıksız süren şiddetli bombardıman yüzünden kimse onları kurtaramadı" diyor. Yarım saatten uzun süren bombardıman nihayet dindiğinde, Shaaban ve komşuları bölgeyi terk edip güvenli bir yer aramak için yola çıkmış. Shaaban, "Gördüklerimiz karşısında şoka girdik. Her yerde cesetler vardı" diyor. Bölge halkı araçlar, bisikletler ve hatta eşek arabaları gibi hareket edebilen her şeyle yaralıları hastane yetiştirmek için çaresizce uğraş vermiş.
Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki Nuseyrat Mülteci Kampı'na düzenlenen İsrail saldırılarında hasar gören bina ve araçlar, 8 Haziran 2024. (Fotoğraf: Marwan Daoud/Xinhua)
Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Beyt Hanun kentinden Yahya Eyüp, yerinden edilmiş birçok kişinin ve Nuseyrat Mülteci Kampı'nın onlarca sakininin bombardıman yüzünden evlerini terk etmek zorunda kaldığını söylüyor. Eyüp, "Her yer harap oldu. Evler yandı, bazıları yıkıldı. İnsanlar ne olduğunu anlayamadan ve suçlarının ne olduğunu bilmeden evlerinin içinde öldürüldü" diyor.
Üzüntüyle sesi titreyen Eyüp, bombardımandan nasıl canlı çıktığına inanamadığını söylüyor. Bilinci kapalı yaralı bir çocuğu taşıyarak uzun bir mesafeyi koştuktan sonra çocuğu hastaneye götürecek bir araba bulduğunu anlatan Eyüp, "Çocuğun durumunu bilmiyorum. Umarım iyidir ve doktorlar hayatını kurtarabilmiştir" diyor.
Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki Nuseyrat Mülteci Kampı'na düzenlenen İsrail saldırılarının ardından yükselen dumanlar, 8 Haziran 2024. (Fotoğraf: Marwan Daoud/Xinhua)