Sağlık

DSÖ, maymun çiçeğini ‘küresel acil durum’ ilan etti: Maymun çiçeği virüsü belirtileri neler?

DSÖ, maymun çiçeği salgınını küresel acil durum ilan etti. Bunun ardından ise maymun çiçeği virüsü belirtileri ve tedavisi vatandaşlar tarafından araştırılmaya başlandı.

Abone Ol

Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), maymun çiçeği salgınını küresel acil durum ilan etti. AP'nin haberine göre, DSÖ, 70'den fazla ülkede görülen maymun çiçeği salgınının artık küresel bir acil durum olduğunu belirtti.

DSÖ Genel Direktörü Dr. Tedros Adhanom Ghebreyesus yaptığı basın açıklamasında ‘Küresel maymun çiçeği salgınının uluslararası endişe yaratan bir halk sağlığı acil durumunu temsil ettiğine karar verdim’ diyerek salgın için acil durum ilan etti.

5 KİŞİ HAYATINI KAYBETTİ

Ghebreyesus açıklamasında bir ay önce, Uluslararası Sağlık Tüzüğü uyarınca Acil Durum Komitesini, çok ülkeli maymun çiçeği salgınının uluslararası öneme sahip bir halk sağlığı acil durumunu temsil edip etmediğini değerlendirmek için toplanmasını istediğini ancak komitenin oybirliğiyle acil durum olmadığına karar verdiğini belirtti.

Bu toplantının yapıldığı sırada maymun çiçeği vakalarının 47 ülkede 3 bin 040 olduğunu ifade eden Ghebreyesus, o günden itibaren salgının ilerlediğini ve hali hazırda 75 ülkede 16 binden fazla vaka olduğunu ve 5 kişinin maymun çiçeğinden öldüğünü söyledi.

'BEŞ UNSURU DİKKATE ALDIM'

Ghebreyesus, komitenin perşembe günü tekrar toplandığını ve maymun çiçeği salgınının bir uluslararası öneme sahip bir halk sağlığı acil durumu olup olmadığıyla ilgili ortak karara varamadığını vurgulayarak Uluslararası Sağlık Tüzüğü ışığında ‘Bir salgının uluslararası öneme sahip bir halk sağlığı acil durumu oluşturup oluşturmadığına karar verirken beş unsuru dikkate almam gerekiyor’ dedi.

Acil durum kararı verirken dikkate aldığı 5 unsurun 3 tanesinin karşılandığını açıklayan Dr. Ghebreyesus, maymun çiçeği virüsünün daha önce görülmeyen birçok ülkeye hızla yayılmasının, komitenin ortak karara varamamasının, birçok bilimsel bilgilerin yetersizliğin ve uluslararası bir yayılma potansiyelinin ortaya çıkmasının ve 5 unsurdan üçünün karşılanmasının acil durum kararı alırken dikkatte aldığı konular olduğunu açıkladı.

Ghebreyesus, ‘DSÖ'nün değerlendirmesi, maymun çiçeği riski, riski yüksek olarak değerlendirdiğimiz Avrupa bölgesi dışında, tüm bölgelerde orta düzeyde olduğu yönündedir. Uluslararası trafiğe müdahale riski şu an için düşük olmasına rağmen, daha fazla uluslararası yayılma riski de var’ dedi.

Ghebreyesus, ‘Yani kısacası, yeni bulaşma yolları ile dünyaya hızla yayılan, hakkında çok az şey anladığımız ve Uluslararası Sağlık Tüzüğü'ndeki kriterleri karşılayan bir salgınımız var. Tüm bu nedenlerden dolayı, Küresel maymun çiçeği salgınının uluslararası endişe yaratan bir halk sağlığı acil durumunu temsil ettiğine karar verdim’ dedi.

MAYMUN ÇİÇEĞİ TÜRKİYE'DE DE TESPİT EDİLDİ

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, 30 Haziran'da Türkiye’de ilk maymun çiçeği vakasının tespit edildiğini ve bağışıklık sistemi yetersizliği olan 37 yaşındaki hastanın tecrit edildiğini bildirmişti.

Bakan Koca, maymun çiçeği ile ilgili ‘Bilindiği gibi bu hastalık solunum yoluyla değil yakın fiziksel temasla bulaşıyor’ ifadelerini kullanmıştı.

MAYMUN ÇİÇEĞİ VİRÜSÜ NEDİR?

Virüs ilk olarak 1958'de bilimsel araştırmalarda kullanılan bir maymun kolonisinde tespit edildiği için bu ismi almıştır. Küresel aşılamanın yapılmasıyla beraber 1980 yılı itibarıyla son bulan çiçek virüsü ile maymun çiçeği virüsü arasında genetik benzerlik bulunmaktadır. Bu yüzden çiçek aşısı yaptıran kişiler, maymun çiçeğine karşı da bir miktar koruma ihtimali taşımaktadır. Bu virüs insanlarda ilk kez 1970'de görülmüştür.

MAYMUN ÇİÇEĞİ VİRÜSÜ HAYVANARDAN İNSANLARA NASIL GEÇER? BULAŞMAMASI İÇİN NE YAPMAK GEREKİR?

Maymun çiçeği virüsünü taşıyan hayvanlar, fiziksel temas ile bu virüsü insanlara bulaştırabiliyor. Bu hayvanlar arasında kemirgenler ve primatlar bulunuyor. Bulaşı riskini azaltmak için vahşi hayvanlarla korumasız temas edilmemesi, özellikle de hasta olan hayvanlardan veya ölü hayvanlardan uzak durulması tavsiye ediliyor.

MAYMUN ÇİÇEĞİ VİRÜSÜNDEN NASIL KORUNULUR, BULAŞMAMASI İÇİN NE YAPILMALI?

Maymun çiçeği virüsünden korunmanın en önemli yolu, virüsü taşıdığından şüphelenilen kişilerle fiziksel temas kurmamaktır. Bu nedenle, Sağlık çalışanları ve virüsü taşıyanlarla birlikte yaşayanların, lezyonlarla doğrudan temas etmemesi ve maske takması, virüsü taşıyanların yaralarının üzerine kapatması, kendilerini izole etmesi ve maske takması önerilmektedir. Fiziksel temasın gerekli olduğu anlarda, tek kullanımlık eldivenlerin giyilmesi gerekmektedir.

Aynı evde yaşayanların yüzeyleri, kıyafetleri ve mutfak eşyalarını düzenli olarak temizlemesi de oldukça önemli kabul ediliyor.

MAYMUN ÇİÇEĞİ VİRÜSÜ BELİRTİLERİ NELER?

  • Ateş, yoğun baş ağrısı, lenfadenopati (lenf bezlerinin şişmesi), sırt ağrısı, kas ağrıları ve şiddetli halsizlik ile karakterize invazyon dönemi 0-5 gün arasında sürer.
  • Lenfadenopati, başlangıçta benzer görünebilen diğer hastalıklarla (suçiçeği, kızamık, çiçek hastalığı) karşılaştırıldığında maymun çiçeği virüsü vakasının ayırt edici bir özelliğidir.
  • Deri döküntüsü genellikle ateşin ortaya çıkmasından sonraki 1-3 gün içinde başlar. Döküntü, gövdeden ziyade yüz ve ekstremitelerde daha konsantre olma eğilimindedir. Döküntüler genelde yüzde başlayıp (vakaların %95'inde) ve avuç içlerini ve ayak tabanlarını (vakaların %75'inde) etkiler.
  • Oral mukozalar (vakaların %70'inde), genital bölge (%30) ve konjonktiva ile birlikte kornea da (%20) etkilenir. Döküntü, ardışık olarak maküllerden (düz tabanlı lezyonlar) papüllere (hafifçe kabarık sert lezyonlar), veziküllere (berrak sıvı ile dolu lezyonlar), püstüllere (sarımsı sıvı ile dolu lezyonlar) ve kuruyup dökülen kabuklara doğru değişiklik gösterir.

MAYMUN ÇİÇEĞİ VİRÜSÜ BULAŞIR MI, NASIL BULAŞIR?

Maymun çiçeği virüsü insanlara çoğunlukla kemirgenler ve primatlar gibi vahşi hayvanlardan bulaşır, ancak insandan insana bulaşma da mümkündür.

Monkeypox virüsü bir kişiden diğerine lezyonlar, vücut sıvıları, solunum damlacıkları ve yatak örtüsü gibi kontamine materyallerle temas yoluyla bulaşır.

Yetersiz pişmiş et ve enfekte hayvanların diğer hayvansal ürünlerini yemek olası bir risk faktörüdür. Anneden fetüse plasenta yoluyla da bulaşabilir.