Zhejiang Üniversitesi'nden araştırmacılar, farelerde belirli sosyal korkuyu tetiklemek üzere dört aşamalı standart bir protokol geliştirdi. Araştırmacılar, ilk aşamada denek fareleri, kafesi paylaştıkları diğer farelerden beş gün süreyle ayırdı. İkinci aşamada ise kendilerini çevreleyen ortamda 10 dakika boyunca özgürce gezinmelerine izin verilen denek farelerin böylece izolasyon altında daha güvende hissetmeleri sağlandı. Koşullandırmanın üçüncü aşamasında, her denek farenin konteynerine yabancı bir fare bırakıldı. Denek farenin yeni fareye yaklaşma girişiminde bulunduğu her an ayağına otomatik olarak hafif bir elektrik akımı verildi.
Davranış testinin son aşamasında araştırmacılar, sosyal korkuları değerlendirmek amacıyla açık alan konteynerindeki fareler üzerinde sosyal tercihten kaçınma testi ve üç bölmeli bir konteynerde sosyal etkileşim testi gerçekleştirdi. İki testte de denek farelerin sosyal alanda veya konteynerde geçirdikleri zaman büyük oranda azaldı, etrafta daha az gezindiler ve yabancı fareye daha yavaş yaklaştılar. Ayrıca, denek farelerin çevreyi keşfi sırasında tipik bir korku tepkisi olan vücut kasılmalarında da ciddi bir artış görüldü.
Araştırmacılar, yabancı fareyi yeni objelerle değiştirdiklerinde, denek fareler korku tepkileri göstermedi. Fareler ayrıca açık alan veya zorunlu yüzme testlerinde de korku sergilemedi. Araştırmacılar, hayvanlar için ideal bir sosyal korku koşullandırma modelinin, deneklerin sosyal incelemelerinin azaldığını ve kendi türüne karşı korku tepkileri tetiklediğini göstermesi gerektiğini belirtti. Araştırmacılara göre, davranış değişiklikleri sosyal olmayan alanlarda görülmemeli. Araştırmacılar, fareler üzerinde geliştirilen bu koşullandırma modelinin sosyal anksiyete bozukluğu çalışmalarında kullanılabileceğini belirtti. Araştırma, Neuroscience Bulletin dergisinde yayımlandı.