BİRLEŞMİŞ MİLLETLER, 27 Ocak (Xinhua) Afganistan'daki durumla ilgili olarak BM Güvenlik Konseyi toplantısında konuşan Zhang Jun, "Çin, Afgan halkına samimiyet ve umut götürmek için uluslararası toplumu durumun aciliyetini daha güçlü hissetmeye ve Afganistan'a daha fazla insani ve ekonomik yardım yapmaya çağırıyor" dedi. Daimi temsilci Zhang, "Geçen Ağustos ayında yabancı birliklerin aceleyle çekilmesinden sonra, Afgan ekonomisi serbest düşüşte ve Afgan nüfusu en kötü insani krizlerden birini yaşıyor" ifadelerini kullandı. Zhang, Afgan ailelerinin yüzde 95'inin yeterli gıdadan yoksun olduğunu, 1 milyondan fazla çocuğun akut yetersiz beslenmeden, 23 milyon insanın şiddetli açlıktan muzdarip olduğunu belirterek, "Bu gidişle, yıl ortasına kadar Afgan nüfusunun yüzde 97'si yoksullaşacak ve günde 2 ABD dolarıyla geçinemeyecek durumda olacak" dedi.
Konseyin, Afganistan'a insani yardımın konseyin yaptırım uygulamalarını ihlal etmediğini teyit eden ve olabilecek her türlü yasal engeli ortadan kaldıran 2615 sayılı kararı geçen ay kabul ettiğini hatırlatan Zhang, "Maalesef Afganistan'daki insani krizde köklü bir değişiklik olmadı" diye konuştu. "Açıkçası, asıl mesele yasal değil, siyasi bir engeldir. Bu insani meselenin siyasallaştırılmasıdır" diyen Zhang, "Bu, acilen yardıma muhtaç 38 milyon Afgan'ın hayatı ve esenliği ile oyun oynamaktır" tespitinde bulundu. Çin'in; Dünya Bankası ve diğer uluslararası kuruluşların Afganistan'a finansman desteği bulma çabalarını memnuniyetle karşıladığını söyleyen Zhang sözlerine, "Ancak tam bir likidite enjeksiyonu ile iç pazarın ve dış ticaretin restorasyonu ve geliştirilmesi sağlanmadan, uluslararası kuruluşların çabaları mevcut durumda okyanusta bir damla olacaktır" diye devam etti.
Zhang, "Tek taraflı yaptırımlar askeri müdahaleden daha az ölümcül değil" diyerek "varlıkların dondurulması uygulaması ve Afganistan'a karşı tek taraflı yaptırımlar derhal kaldırılmalı" çağrısında bulundu. Zhang Jun, Afgan liderliğinde ve Afgan mülkiyetinde ilkesine bağlı kalmak, kesinlikle Afgan mülkiyetine ve ekonomik kaynaklarının liderliğine de saygı duymak anlamına gelir" dedi.