BEİJİNG, 27 Aralık (Xinhua) -- Çin'deki Avrupa Birliği (AB) Ticaret Odası Başkanı Jens Eskelund, "Avrupalı şirketler ülkeden çıkma arayışında değil. Tersine, çoğu üye şirketimiz Çin pazarına bağlılığını sürdürüyor" dedi. Eskelund, Xinhua ile yaptığı söyleşide yavaş küresel ekonomik kalkınma, zayıf talep ve dengesiz jeopolitik ortamın bazı firmaları tedarik zincirlerini çeşitlendirmeyi düşünmeye sevk ettiğini ve faaliyetlerin Çin dışına taşınmasının küçük çaplı bir vaka olarak kaldığını söyledi.
Eskelund, Çin pazarının istikrarlı, tahmin edilebilir ve güvenilir olduğunu sözlerine ekledi. Yetkili, "Çin küresel değer zincirlerinin vazgeçilmez bir parçası. O yüzden, eğer Çin'de varlığınız yoksa dikkate değer küresel mevcudiyetiniz yok demektir" ifadesini kullandı. Eskelund, Avrupa'nın ticareti için önemli bir pazar olan Çin'in kesinlikle kalınması gereken bir yer olduğunu vurguladı. Çin'in yabancı işletmeleri cezbeden benzersiz avantajları olduğunu kaydeden Eskelund, devasa bir pazara, önemli bir büyüklüğe ve teknolojik faydalara sahip olan Çin'in dünyanın ikinci en büyük ekonomisi olduğunu hatırlattı.
Çin pazarının yüksek potansiyelli bir rekabet gücü bulunduğunu belirten Eskelund, "Çin'in Avrupalı şirketler için bir spor salonu olduğunu söyledik. Zira teknolojik açıdan gelişmiş Çinli şirketlerle rekabet ederek piyasaya en iyi ve en son teknolojiyi sunmak için gerçekten çok çalışmak gerekiyor" dedi. Çinli şirketlerin yüksek inovasyon kapasitesine sahip olduğunu, yeni sektörler geliştirmek ve sektör lideri olmak için çok çalıştıklarını dile getiren yetkili, ülkenin yeşil teknoloji alanında ileri gitme konusunda da kayda değer potansiyeli bulunduğunu sözlerine ekledi. Eskelund, Çin'in ekonomik büyümesi öncekine göre daha düşük olsa da çoğu kişinin bu yıl yüzde 5 civarında büyüme oranı beklediğini, bu rakamın ise diğer birçok ülkeye kıyasla önemli büyüklükte olduğunu ve birçok şirket için çok sayıda fırsat sunacağını kaydetti.
Eskelund, "Bu yıldan sonra da Çin'de büyüme görmeye devam edeceğiz. Ama bu büyüme farklı olacak. Daha önce gördüğümüzden farklı bir seyir izleyecek çünkü Çin ekonomisi yapısal bir değişimden geçiyor" dedi. Eskelund, her şeyin sonsuza dek yüksek bir eğimle yukarı tırmanmaya devam etmeyeceğini ve son derece hızlı büyüme oranının zaman içinde ılımlı seyretmeye başlamasının doğal olduğunu vurguladı.
Eskelund, ileriye dönük olarak daha somut ve daha spesifik önlemlerin piyasa erişimi açısından mütekabiliyet oluşturmasını umduğunu, bunun da uluslararası iş dünyasına güçlü bir sinyal göndereceğini belirtti.
