BEİJİNG, 15 Ağustos (Xinhua) -- Çin Ulusal İstatistik Bürosu'nun (NBS) Pazartesi günü yayınladığı veriler Çin'de, ülkenin tüketim gücünün ana göstergelerinden biri olan tüketim mallarının perakende satışlarının Temmuz ayında, bir önceki yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 2,7 arttığını gösterdi. Büyüme, Haziran ayındaki yüzde 3,1'lik artışa kıyasla yavaşladı. NBS Sözcüsü Fu Linghui, daha yavaş büyümeyi Kovid-19'un yer yer yeniden ortaya çıkmasına ve otomobil satışlarının ılımlı olmasına bağladı. NBS'ye göre, ülkenin tüketim malları perakende satışları Temmuz ayında yaklaşık 3,59 trilyon yuan (yaklaşık 532,6 milyar ABD doları) oldu.
İlk yedi ayda Çin'in tüketim mallarının toplam perakende satışları, bir önceki yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 0,2 azalışla 24,63 trilyon yuan olarak gerçekleşti. Fu, "Perakende satışların büyümesi Temmuz ayında yavaşlasa da, tüketimin toparlanma eğilimi değişmedi" dedi. Günlük ihtiyaç maddelerinin satışları geçen ay istikrarlı büyüme kaydetti. NBS verileri, Temmuz ayında içecek satışlarının bir önceki yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 3 sıçrama kaydederken; tahıllar, yemeklik yağ ve diğer gıda ürünlerinin satışlarının ise yüzde 6,2 arttığını gösterdi. Çevrimiçi tüketim, perakende satışları artırmaya devam etti. İlk yedi ayda fiziksel ürünlerin çevrimiçi satışları, bir önceki yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 5,7 yükselirken, Ocak-Haziran dönemine göre 0,1 yüzde puan artış gösterdi. Veriler, yılın ilk yedi ayında büyük süpermarketlerin satışlarının, bir önceki yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 4,1 artarken, küçük marketler ve bakkalların satışlarının ise bir önceki yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 4,6 arttığını gösterdi. Talebi artırmaya yönelik politikaların yürürlüğe girmesiyle yeme-içme sektörü gelirlerindeki düşüş azaldı. Sektör gelirleri Temmuz ayında, bir önceki yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 1,5 azalırken, önceki aya göre yüzde 2,5 daraldı. Fu, tüketimi destekleyen politikalar, işletmeleri destekleyen önlemler ve tüketim ortamının iyileşmesinin sağlanmasıyla Çin'in tüketiminin toparlanma ivmesini sürdüreceğini ve tüm zorluklara rağmen ekonomik büyümenin daha güçlü bir motoru haline geleceğini kaydetti.