BEİJİNG, 9 Kasım (Xinhua) -- Çin'in en üst düzey yasama organı olan Çin Ulusal Halk Kongresi, Filipinler'in çıkardığı sözde Denizcilik Bölgeleri Yasası'nı şiddetle reddederek güçlü bir şekilde kınadı.
Ulusal Halk Kongresi'nin Dış İlişkiler Komitesi, cuma günü yaptığı açıklamada söz konusu eylemin, Filipinler'in 2016 yılında çıkardığı bir yasayla aldığı Güney Çin Denizi konusundaki yasadışı tahkim kararını ve Çin'in toprak bütünlüğü ve Güney Çin Denizi'ndeki denizcilik hak ve çıkarlarına yönelik ciddi bir ihlali zorla dayatma girişimi olduğunu söyledi.
Söz konusu yasayla, Çin tarafının güçlü muhalefeti ve ciddi protestoları göz ardı edilerek Çin'in Huangyan Dao adasının ve Çin'in Nansha Qundao adalarının çoğu ada, resif ve ilgili su alanlarının Filipinler'in denizcilik bölgesine yasadışı şekilde dahil edildiği belirtildi.
Çin'in Nansha Qundao adaları ve çevresindeki sularının yanı sıra Huangyan Dao ve Zhongsha Qundao ile bunlara bağlı su alanları üzerinde egemenlik hakkına sahip olduğu ve bu sularda egemenlik hakları ile yargı yetkisini de elinde bulundurduğu vurgulandı. Ayrıca, Filipinler'e, Çin'in toprak egemenliği ve denizcilik haklarına yönelik ihlalleri içeren yasadışı eylemlerine derhal son verme çağrısı yapıldı. Güney Çin Denizi ihtilaflarını artıracak ve durumu daha da karmaşık hale getirecek tek taraflı eylemlere derhal son verilmesi çağrısı da yapıldı.
Açıklamada, "Filipinler'in iki ülke arasındaki ikili ilişkilerin genel çıkarlarını ve Güney Çin Denizi'ndeki barış ve istikrarı baltalayan kasıtlı ve hatalı eylemlerine son vermesi zorunludur" ifadeleri kullanıldı. Açıklamada, Filipinler'in tek taraflı olarak başlattığı 2016 tahkiminin, Birleşmiş Milletler Deniz Hukuku Sözleşmesi de dahil olmak üzere uluslararası hukuku ihlal ettiği vurgulandı.
Ayrıca, o dönemdeki tahkim heyetinin bu meselede yetkisiz olduğu ve verilen tahkim kararının, hukukun ihlaliyle yasadışı ve yok hükmünde olduğu belirtildi. Açıklamada, Çin'in bu kararı kabul etmediği ve tanımadığı, ayrıca bu karara dayalı hiçbir hak iddiası veya eylemi asla kabul etmeyeceği belirtildi. Öte yandan söz konusu kararın, hiçbir koşulda Çin'in toprak bütünlüğü ve Güney Çin Denizi'ndeki denizcilik hak ve çıkarlarını etkileyemeyeceği vurgulandı.