BEİJİNG, 25 Ocak (Xinhua) -- Çin Dışişleri Bakanı Wang Yi, ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio ile telefon görüşmesi gerçekleştirdi. Rubio'nun talebiyle cuma günü gerçekleştirilen görüşmede Çin ve ABD'nin yeni dönemde geçinmenin doğru yolunu bulması gerektiğini söyledi.
Aynı zamanda Çin Komünist Partisi Merkez Komitesi Siyasi Büro Üyesi olan Wang, ABD Başkanı Donald Trump'ın geçtiğimiz cuma günü Çin Cumhurbaşkanı Xi Jinping ile önemli bir telefon görüşmesi gerçekleştirerek birçok konuda uzlaşıya vardığını hatırlattı.
Wang, Çin-ABD ilişkilerinin gelişiminde önemli bir kavşak noktasına gelindiğini belirtti. Xi'nin Çin'in ABD'ye yönelik politikasını kapsamlı şekilde açıkladığını kaydeden Wang, Trump'ın olumlu şekilde yanıtta bulunarak Xi ile iyi ilişkiler sürdürme beklentisini ifade ettiğini ve ABD-Çin işbirliğinin dünyadaki birçok sorunu çözebileceğini vurguladığını ifade etti.
Wang, iki liderin Çin-ABD ilişkilerinin yönüne ve olması gereken üsluba işaret ettiğini söyledi. Wang, iki tarafın ekiplerinin iki liderin vardığı önemli uzlaşıları devam ettirmesi, iletişimi sürdürmesi, farklılıkları kontrol altında tutması, karşılıklı saygı, barış içinde bir arada yaşama ve kazan-kazan işbirliği ilkeleri temelinde işbirliğini genişletmesi, Çin-ABD ilişkilerinin istikrarlı, sağlıklı ve sürdürülebilir şekilde gelişimini teşvik etmesi ve Çin ve ABD'nin yeni dönemde geçinmesinin doğru yolunu bulması gerektiğini belirtti.
Wang, Çin Komünist Partisi'nin liderliğinin Çin halkının tercihi olduğunu vurguladı. Çin'in kalkınmasının, açık bir tarihsel mantığı ve güçlü bir iç itici gücü olduğunu kaydeden Wang, Çin'in hedefinin, insanlara daha iyi bir yaşam sunmak ve dünyaya daha fazla katkıda bulunmak olduğunu ifade etti.
Wang, Çin'in hiçbir şekilde herhangi bir ülkeyi geçmek ya da herhangi bir ülkenin yerini almak gibi bir niyeti olmadığını, ancak kalkınmaya ilişkin meşru haklarını korunmak zorunda olduğunu dile getirdi. Çin'in Taiwan sorununa yönelik ilke ve duruşu konusuna da değinen Wang, ABD'ye bu sorunu dikkatli bir şekilde ele alma çağrısı yaptı.
Taiwan'ın eski zamanlardan bu yana Çin topraklarının ayrılmaz bir parçası olduğunu vurgulayan Wang, Çin'in hiçbir zaman Taiwan'ın anavatandan ayrılmasına izin vermeyeceğini belirtti. Wang, ABD'nin Çin'le ABD arasındaki üç ortak bildiride tek Çin politikasına yönelik net taahhütlerde bulunduğunu kaydederek ABD'nin verdiği sözlerden dönmemesi gerektiğini ifade etti.
Rubio ise ABD ve Çin'in iki büyük ülke olduğunu hatırlatarak, ABD-Çin ilişkilerinin, 21. yüzyılın en önemli ikili ilişkileri olduğunu ve dünyanın geleceğini belirleyeceğini söyledi. Rubio, Çin'le samimi iletişime girmeye, farklılıkları uygun şekilde çözüme kavuşturmaya, ikili ilişkileri olgun ve dikkatli şekilde yönetmeye, küresel zorluklarla ortaklaşa başa çıkmaya ve dünya barış ve istikrarını korumaya istekli olduklarını ifade etti.
Rubio, "Taiwan'ın bağımsızlığını" desteklemediklerini ve Taiwan sorununun, Taiwan Boğazı'nın iki yakası için kabul edilebilir barışçıl yollarla çözüme kavuşturulmasını temenni ettiklerini belirtti. Wang, büyük ülkelerin büyük ülke gibi hareket ederek uluslararası sorumluluklarını üstlenmesi, dünya barışını koruması ve tüm ülkelerin ortak kalkınmayı gerçekleştirmesine yardımcı olması gerektiğini vurguladı.
Wang, Rubio'nun doğru kararlar vermesi ve Çin ve Amerikan halkının geleceğinin yanı sıra küresel barış ve istikrar için yapıcı bir rol oynaması temennisini dile getirdi.
