SHANGHAİ, 21 Nisan (Xinhua) -- Çin Devlet Konseyi Üyesi ve Dışişleri Bakanı Qin Gang, Çin'in Birleşmiş Milletler'in (BM) otoritesinin savunulması ve savaş sonrası uluslararası düzenin sürdürülmesini resmi bir görev olarak gördüğünü söyledi. Qin söz konusu açıklamayı Cuma günü Shanghai'de düzenlenen "Çin'in Modernizasyonu ve Dünya" konulu Lanting Forumu'nun açılış törenindeki açılış konuşmasında yaptı. Qin, son zamanlarda Çin'i sözde kural temelli uluslararası düzene meydan okumakla, güç ya da zor kullanarak Taiwan Boğazı'ndaki statükoyu tek taraflı değiştirmeye çalışmakla ve Taiwan Boğazı'nda barış ve istikrarı bozmakla suçlayan birtakım saçma söylemlerin ortaya çıktığını söyledi.
Qin, "Bu tür iddialar, uluslararası ilişkiler ve tarihi adalet konusundaki temel sağduyuya aykırıdır. Bu mantık, saçmadır ve sonuçları tehlikelidir" dedi. Qin, 2. Dünya Savaşı sırasındaki dünya faşizm karşıtı ittifakında en fazla kaybı veren ülkelerden biri, BM'nin kurucu üyesi ve BM Antlaşması'nı imzalayan ilk ülke olan Çin'in, BM'nin otoritesini savunmayı ve savaş sonrası uluslararası düzeni sürdürmeyi resmi bir görev olarak gördüğünü vurguladı. Qin, "BM Antlaşması'nın amaç ve ilkelerine ve uluslararası ilişkilerin temel normlarına riayet konusunda en iyi sicile sahibiz. Belli ülke ya da ülke gruplarının bize herhangi bir şeyi hatırlatmasına gerek yok" diye konuştu.
Qin, adil kişilerin, kimin kendi isteğiyle BM'yi suistimal edip ekarte ettiğini, kimin uluslararası düzeni bozduğunu ve kimin hegemonyacı, zorbaca ve keyfi uygulamalara giriştiğini çok iyi gördüğünü dile getirdi.
Taiwan'ın eski zamanlardan beri Çin topraklarının bölünmez parçası olduğunu ve Taiwan Boğazı'nın her iki yakasının tek ve aynı Çin'e ait olduğunu kaydeden Qin, Taiwan'ın tarihinin bu olduğunu ve bunun aynı zamanda Taiwan'ın statükosu olduğunu belirtti. Qin, Taiwan'ın Çin'e dönüşünün, Kahire Deklarasyonu ve Potsdam Bildirisi'nde açık ve net şekilde yazılan savaş sonrası uluslararası düzenin bir unsuru olduğunu hatırlattı.
Qin, uluslararası kuralları ihlal edenlerin, statükoya tek taraflı meydan okuyanların ve Taiwan Boğazı'ndaki istikrarı baltalayanların, Çin ana karası değil, asıl "Taiwan'ın bağımsızlığı" ayrılıkçı güçleri ve "Taiwan'ın bağımsızlığından" faydalanmaya çalışan bir avuç ülke olduğunu vurguladı.
Qin, bu unsurların kural, statüko ve istikrar tanımlarının, aslında tek Çin ilkesinin altını oymayı, Çin'in "fiziksel olarak bölünmesini" sağlamayı ve nihayetinde 2. Dünya Savaşı tarihiyle oynamayı, savaş sonrası düzeni bozmayı ve Çin'in egemenliğini çiğnemeyi amaçladığını söyledi. Qin, "Bunu, 1,4 milyar Çinlinin kabul etmesi mümkün değildir. Çin, geri kazandığı toprakların hiçbir kısmını kaybetmeyecektir. Kurulan savaş sonrası uluslararası düzen altüst edilmeyecektir" dedi. Qin, Çin'in egemenlik ve toprak bütünlüğünü savunmasının haklı ve doğru olduğunu vurguladı. Qin, "Uluslararası düzen adına uluslararası adaleti sabote etmek isteyenlere şunu açıkça ifade etmek istiyoruz: Taiwan sorunu, Çin'in temel çıkarlarının temelini oluşturuyor ve tek Çin ilkesini bozmaya çalışacaklara vereceğimiz yanıtta herhangi bir muğlaklık söz konusu değildir; Çin'in egemenlik ve güvenliğini baltalayacak hiçbir eyleme karşı geri adım atmayacağız. Taiwan konusunda ateşle oynayanlar eninde sonunda kendilerini yakacak" diye konuştu.