BEİJİNG, 23 Aralık (Xinhua) -- Çin Devlet Konseyi Üyesi ve Dışişleri Bakanı Wang Yi, Cuma günü ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken ile bir telefon görüşmesi yaptı. Görüşme Blinken'in talebiyle gerçekleşti. Wang, geçen ay Çin Cumhurbaşkanı Xi Jinping ile ABD Başkanı Joe Biden'ın Bali'de başarılı bir görüşme yaptığını ve bunun ikili ilişkileri vahim zorlukların içerisinden çıkarıp sağlıklı ve istikrarlı bir yola döndürmek için stratejik rehberlik sağlarken dış dünyaya da olumlu bir işaret gönderdiğini söyledi. Wang, iki taraftan ekiplerin, iki devlet başkanının vardığı konsensüse uygun olarak bir dizi temasta bulunduğunu ve bunların genel olarak yararlı olduğunu belirtti. Ancak Wang, Amerika Birleşik Devletleri'nin aynı zamanda hem diyalog yürütüp hem de Çin'i kontrol altına almaya çalışmaması, bir yandan işbirliğinden söz edip diğer yandan Çin'i arkasından bıçaklamaması gerektiğini kaydetti.
Wang "Bu makul bir rekabet değil mantık dışı bir baskıdır. Bu, ihtilafları uygun biçimde yönetmeyi değil çatışmaları yoğunlaştırmayı amaçlamaktadır. Esasında bu hala tek taraflı zorbalığın eski uygulamasıdır" dedi. Geçmişte bu tür baskıların Çin üzerinde etkili olmadığını ve gelecekte de işe yaramayacağını söyleyen Wang, Çin'in egemenliğini, güvenliğini ve kalkınma çıkarlarını kararlı bir şekilde savunmaya devam edeceğini söyledi. Wang, Amerika Birleşik Devletleri'nin Çin'in meşru kaygılarını dikkate alması, Çin'in kalkınmasını kontrol altına almaya ve baskılamaya son vermesi ve bilhassa "salam dilimleme" yöntemi ile Çin'in kırmızı çizgilerine sürekli meydan okumaması gerektiğini söyledi. Wang, iki tarafın Bali toplantısında vardığı konsensüsü, uygulamalı politikalara ve somut eylemlere dönüştürmeye odaklanması gerektiğini de vurguladı.
İki ülkenin üst düzey diplomatlarının kısa süre önce Çin'in Langfang kentinde yaptığı toplantının geniş kapsamlı ve yapıcı olduğunu kaydeden Wang, iki tarafı Çin-ABD ilişkilerine yön veren ilkeler hakkında istişarelerini artırması, çeşitli düzeylerde ve çeşitli alanlarda düzenli biçimde diyalogu ilerletmesi ve ortak çalışma grupları yoluyla iki ülke arasındaki belli konuları çözmesi gerektiğini söyledi. Yeni yılın yeni bir görünüme sahip olması gerektiğini söyleyen Wang, Çin-ABD ilişkilerinin istikrara kavuşmasının ve iyileşmesinin hem iki ülkenin hem de dünya halklarının umudu olduğunu sözlerine ekledi. Neyin doğru neyin yanlış olduğunun çok açık olduğunu kaydeden Wang, sıfır toplamlı bir zihniyetin yalnızca iki büyük ülke arasında karşılıklı sürtüşmeye ve kafa kafaya çarpışmaya yol açacağını belirtti. Wang iki tarafın, iki büyük ülke olarak Çin ve Amerika Birleşik Devletleri'nin birbirleriyle iyi geçinmesi için doğru yolu araştırmak adına iki devlet başkanının belirlediği yönü takip etmesi, ve halklarının refahı, dünya barışı ve istikrarı için gereken çabayı göstermesi gerektiğini söyledi.
Blinken ise, ABD'nin Çin ile ikili ilişkiler için yol gösterici ilkeleri tartışmaya, ilişkiyi sorumlu bir şekilde yönetmeye ve her iki tarafın ortak çıkarlarını karşılayan alanlarda işbirliği yapmaya istekli olduğunu söyledi. Bilinken, ABD'nin, tek Çin politikasını sürdürmeye devam ettiğini ve "Taiwan'ın bağımsızlığını" desteklemediğini söyledi. Amerika Birleşik Devletleri'nin, biyolojik çeşitliliğin korunmasına yönelik iddialı bir çerçeveyi desteklemek için Çin'in liderliğini ve BM Biyolojik Çeşitlilik Sözleşmesi Taraflar Konferansı'nın (COP) 15. Toplantısı'nın başkanı olarak oynadığı rolü övdüğünü söyleyen Blinken, Amerika Birleşik Devletleri ve Çin'in çerçevenin uygulanmasını teşvik etmek için birlikte çalışmayı sabırsızlıkla beklediğini sözlerine ekledi. Wang, Çin'in Xi Jinping'in Ekolojik Medeniyet Düşüncesi'ni takip etmeye devam edeceğini, insan ve doğa arasında bir yaşam topluluğu kurmaya çabalayacağını ve birlikte yaşadığımız tek gezegeni korumak için tüm taraflarla el ele vermeyi arzuladığını söyledi. İki taraf Ukrayna konusunda da görüş alışverişinde bulundu. Wang, Çin'in her zaman barıştan, BM Şartı'nın amaçlarından ve barış ve müzakereleri ilerletmek için uluslararası toplumdan yana olduğunu vurguladı. Wang, Çin'in krizi kendi yöntemleriyle çözmede yapıcı bir rol oynamaya devam edeceğini de kaydetti.