BEİJİNG, 3 Nisan (Xinhua) -- Çin Cumhurbaşkanı Xi Jinping, Salı günü ABD Başkanı Joe Biden ile bir telefon görüşmesi gerçekleştirdi. Biden'ın talebi üzerine yapılan görüşmede iki lider, Çin-ABD ilişkileri ve ortak ilgi alanlarına giren konularda samimi ve derinlemesine görüş alışverişinde bulundu. Xi, geçtiğimiz Kasım ayında Biden ile San Francisco'da yaptığı görüşmenin gelecek odaklı bir San Francisco vizyonu açtığını belirterek, iki ülke yetkililerinin son aylarda cumhurbaşkanlığı düzeyindeki bu uzlaşıya uygun olarak ciddi adımlar attığını kaydetti.
Çin-ABD ilişkilerinin istikrara kavuşmaya başladığını ve bu durumun her iki halk ve uluslararası toplum tarafından memnuniyetle karşılandığını ifade eden Xi, diğer yandan ilişkilerdeki olumsuz unsurların da büyüdüğünü, bu yüzden her iki tarafın da dikkatli olması gerektiğini belirtti. Xi, tıpkı gömleğin ilk düğmesinin doğru iliklenmesi gerektiği gibi, stratejik algı meselesinin de her zaman Çin-ABD ilişkilerinin temelini oluşturduğunu vurguladı. Çin ve ABD gibi iki büyük ülkenin bağlarını koparmaması ya da birbirine sırt çevirmemesi, hele çatışma veya cepheleşmeye asla meyletmemesi gerektiğine işaret eden Xi, iki ülkenin birbirine saygı duyması, barış içinde bir arada yaşaması ve kazan-kazan işbirliği arayışında olması gerektiğini söyledi. Xi, iki ülke arasındaki ilişkinin geriye gitmek yerine istikrarlı, sağlam ve sürdürülebilir şekilde ilerlemesi gerektiğini ifade etti.
Taiwan meselesinin Çin-ABD ilişkilerinde aşılmaması gereken ilk kırmızı çizgi olduğunu vurgulayan Xi, "Taiwan'ın bağımsızlığından" yana olan ayrılıkçı faaliyetler ile bunlara dışarıdan verilen teşvik ve destek karşısında Çin'in eli kolu bağlı durmayacağı uyarısında bulundu. Xi, ABD tarafını, Biden'ın "Taiwan'ın bağımsızlığını" desteklememe taahhüdünü somut eylemlere dökmeye çağırdı. ABD'nin Çin'in ticari ve teknolojik kalkınmasını baskılamak amacıyla bir dizi önlem aldığını ve giderek artan sayıda Çinli kuruluşu yaptırım listelerine eklediğini belirten Xi, bunun "riski azaltma" değil, risk yaratma anlamına geldiğini söyledi. ABD'nin karşılıklı fayda sağlayan işbirlikleri aramak ve Çin'in kalkınmasının getirilerini paylaşmak istemesi halinde Çin'in kapılarının her zaman açık olacağını ifade eden Xi, ABD'nin Çin'in ileri teknolojik kalkınmasını engellemek ve Çin'i meşru kalkınma hakkından mahrum bırakmakta ısrar etmesi durumunda buna seyirci kalmayacaklarını vurguladı.
Çin Cumhurbaşkanı, ülkesinin Hong Kong ile ilgili meseleler, insan hakları, Güney Çin Denizi ve diğer konulardaki tutumunu da izah etti. Biden ise ABD-Çin ilişkisinin dünyadaki en önemli ilişki olduğunu vurgulayarak, San Francisco görüşmesinden bu yana ilişkilerde kaydedilen ilerlemenin, iki tarafın farklılıkları sorumlu şekilde yönetirken aynı zamanda işbirliğini de geliştirebileceğini gösterdiğini kaydetti.
Biden ayrıca ABD'nin yeni bir Soğuk Savaş arayışında olmadığını, amacının Çin'deki sistemi değiştirmek olmadığını, yaptığı ittifakların Çin'i hedef almadığını, ülkesinin "Taiwan'ın bağımsızlığını" desteklemediğini ve ABD'nin Çin ile çatışma peşinde olmadığını yineledi.
ABD'nin tek Çin ilkesine bağlı olduğunu söyleyen Biden, Çin'in başarısının dünyanın yararına olduğunu vurguladı. ABD'nin Çin'in kalkınmasını engellemek istemediğinin altını çizen Biden, Çin'le "bağları koparma" arayışında olmadıklarını da belirtti. Biden, ABD Hazine Bakanı Janet Yellen ile Dışişleri Bakanı Antony Blinken'ın diyalog ve iletişimi güçlendirmek, yanlış hesaplardan kaçınıp işbirliğini teşvik etmek, böylece ilişkileri istikrar yoluna sokup küresel zorluklara ortaklaşa müdahale etmek amacıyla yakın zamanda Çin'i ziyaret edeceğini belirtti. İki lider ayrıca Ukrayna krizi, Kore Yarımadası'ndaki durum ve diğer konularda da görüş alışverişinde bulundu.
