BEİJİNG, 30 Eylül (Xinhua) -- Çin Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Lin Jian, ABD Taiwan bölgesine ne oranda askeri yardım yaparsa yapsın, bunun, "Taiwan'ın bağımsızlığına" karşı koyma ve ülkenin ulusal egemenlik ve toprak bütünlüğünü koruma kararlılıklarını en ufak şekilde sarsmayacağını söyledi. ABD, Beyaz Saray'ın internet sitesinde yayımlanan bir açıklamada Taiwan bölgesine yaklaşık 567 milyon ABD doları değerinde askeri yardımda bulunma kararını duyurdu.
Lin, Pazartesi günkü olağan basın toplantısında konuya ilişkin soru üzerine ABD'nin, Taiwan bölgesine silah sağlamak suretiyle bir kez daha tek Çin ilkesini ve 17 Ağustos Bildirisi başta olmak üzere Çin ile ABD arasında imzalanan üç ortak bildiriyi ciddi şekilde ihlal ettiğini belirtti. Lin, ABD'nin söz konusu hamlesinin esas itibarıyla Taiwan bölgesi lideri Lai Ching-te ve Demokratik İlerleme Partisi yetkililerinin "Taiwan'ın bağımsızlığını" gerçekleştirmeye ve tek Çin ilkesine meydan okumaya yönelik dik başlı tutumlarını cesaretlendirmeyi amaçladığını belirtti.
Lin, bu hususun, ABD liderliğindeki dış güçlerce desteklenen "Taiwan'ın bağımsızlığından" yana olan güçlerin ayrılıkçı faaliyetlerinin, Taiwan Boğazı'nın iki yakasında barış ve istikrara yönelik en büyük tehdidi teşkil edip boğazın statükosuna en büyük zararı verdiğini bir kez daha kanıtladığına dikkat çekti. "Taiwan'ın bağımsızlığı" arayışının çıkmaz sokak olduğuna işaret eden Lin, ABD'nin "Taiwan'ın bağımsızlığı" yönündeki faaliyetleri desteklemek üzere askeri güç kullanma ısrarının da geri tepeceğini vurguladı.
Lin, "ABD'yi tek Çin ilkesi ve Çin ile ABD arasında imzalanan üç ortak bildiriye samimi şekilde riayet etmeye ve Taiwan bölgesini herhangi şekilde silahlandırmaya son vermeye davet ediyoruz" dedi. ABD, 1982'de açıklanan 17 Ağustos Bildirisi'nde "Çin'in egemenlik ve toprak bütünlüğünü ihlal etme, Çin'in içişlerine karışma ya da 'iki Çin' veya 'tek Çin, tek Taiwan' politikası izleme niyetinde olmadığını" yinelemişti. Washington, bildiride "Taiwan'a silah satışını kademeli olarak azaltma niyetinde olduğunu" da ifade etmişti.