BEİJİNG, 28 Nisan (Xinhua) -- Çin Ticaret Bakanlığı Sözcüsü Shu Jueting, ABD'nin Güney Kore'deki çip üreticilerinin Çin pazarında ABD'li çip üreticilerinin bıraktığı boşluğu doldurmalarını engellemeye yönelik tavrına şiddetle karşı olduklarını belirtti.
Shu, Perşembe günü düzenlenen basın toplantısında, ABD yasasının klasik zorbalık örneği olduğunu söylerken yasanın şirketler arasındaki düzenli ekonomik ve ticari alışverişleri ciddi şekilde bozduğunu ve piyasa düzenlemelerini, uluslararası ekonomik ve ticari düzeni baltaladığını ifade etti. Sözcü, bu girişimin küresel sanayi ve arz zincirlerinin güvenliğini ve istikrarını da tehdit ettiğine işaret etti. Çip endüstrisi zincirinin, her biri kendine özgü avantajlara sahip ekonomiler arasındaki işbirliği üzerine kurulduğunu vurgulayan Shu, ABD'nin ihracat kontrolünü kötüye kullanıp bazı ülkeleri Çin'e karşı ticaret korumacılığı uygulamaya zorlayarak, sanayi ve arz zincirlerini birbirinden ayırıp bozmaya çalıştığını belirtti. Shu, belli ülkelerdeki endüstriyel şirketlerde ve çip tedarik zinciri şirketlerinde son dönemde yaşanan gelir ve kar düşüşlerinin arkasındaki ana nedenin, ABD'nin bu tür hamleleri olduğunu vurguladı.
Konuyla ilgili bir yoruma işaret eden Shu, ilgili ülkelerin hükümet ve şirketlerinin serbest ticaret kurallarını savunması ve güvenli, istikrarlı, sorunsuz, açık, kapsayıcı ve kazan-kazan anlayışına dayalı bir küresel sanayi ve tedarik zinciri sistemi kurması gerektiğini belirtti. ABD'nin Çin'deki yatırımları sınırlamak için alacağı önlemlerle ilgili basında çıkan haberlere ilişkin de konuşan Shu, şirketlerin karar alma süreçlerine idari yollarla müdahale veya kısıtlama uygulamanın tipik bir piyasa-dışı uygulama olduğunu söyledi. Sözcü ayrıca, belirli bir ülkeye yönelik ayrımcı kısıtlama uygulaması başlatmanın, küresel ekonomi ve ticaretin temel ilkelerine aykırı olduğunu ifade etti. Shu, söz konusu haberlerin aslı varsa, Çin'in ABD'nin önlemlerine şiddetle karşı çıkacağını belirtti. Sözcü, ABD'nin Çin-ABD ayrılığını sürdürmek yerine Çin ile yumuşak bir rekabete girme isteğini sık sık ifade ettiğini hatırlatarak Çin'in, ABD tarafının sözlerine sadık kalmasını umduğunu; şirketlerin kazan-kazan anlayışına dayalı sonuçlar elde etmek üzere yatırım ve ticaret yapma haklarına saygı göstermesini beklediğini sözlerine ekledi.