BEİJİNG, 4 Eylül (Xinhua) -- Çin Dışişleri Bakanı Yardımcısı Xie Feng Perşembe günü yaptığı açıklamada, Amerika Birleşik Devletleri'nin Birleşmiş Milletler Deniz Hukuku Sözleşmesi'nin (UNCLOS) yükümlülüklerini yerine getirmeden sadece ondan yararlanmak istediğini ve her ne suretle olursa olsun Sözleşme'ye atıfta bulunarak başkalarını suçlayacak konumda olmadığını söyledi. Xie bu açıklamayı, "UNCLOS 40 Yaşında: Geçmişe Bakış ve Beklenti" konusunda basına verdiği röportaj sırasında yaptı. UNCLOS'a taraf olmayan Amerika Birleşik Devletleri'nin Çin'i pek çok defa Sözleşme'yi ihlal etmekle suçlayıp Çin'in haklarına ve iddialarına meydan okumak için Güney Çin Denizi'nde sözde "seyrüsefer özgürlüğü operasyonlarını" desteklemeyi sürdürmesi konusunda görüşü sorulduğunda Xie, Sözleşme'nin müzakereleri sırasında Amerika Birleşik Devletleri'nin gelişmekte olan ülkelerin kaygılarını hiçe saydığını, uluslararası deniz tabanının ve kaynaklarının insanlığın ortak mirası olarak kabul edilmesine ısrarla karşı çıktığını ve UNCLOS'un kabul edilmesini engellemek için başka bir sistem kurmayı planladığını söyledi.
Çin Dışişleri Bakan Yardımcısı, "Amerika Birleşik Devletleri, daha müzakereler sırasında gelişmekte olan ülkeler tarafından önerilen Münhasır Ekonomik Bölge (MEB) rejimine karşı çıkarken, Sözleşme'nin kabul edilmesinden sonra dünyanın en büyük MEB'ine sahip olduğunu iddia etti" diye ekledi. Xie, Amerika Birleşik Devletleri'nin Sözleşmeyi bugüne kadar onaylamadığını ancak Sözleşme'nin üstünlüğünü art niyetle öne çıkardığını, onu keyfi olarak diğer ülkeleri karalamak, kontrol ve baskı altına almak için bir araç olarak kullandığını söyledi. Xie, "Gerçek şu ki Amerika Birleşik Devletleri yükümlülüklerini yerine getirmeden sadece Sözleşme'den yararlanmak istiyor ve bir şey söylerken başka bir şey yapıyor. ABD, her ne suretle olursa olsun başkalarını suçlamak için UNCLOS'a atıfta bulunacak konumda değildir" dedi. Xie, Amerika Birleşik Devletleri'nin sözde "seyrüsefer özgürlüğü operasyonlarının" aslında, MEB gibi UNCLOS rejimlerini boykot etmeyi, ABD'nin denizlerdeki hegemonyasını devam ettirmeyi ve savaş gemileriyle askeri uçuşlarının denizlerde kısıtlama olmadan yollarına devam etmesini amaçladığını söyledi.
Çin Dışişleri Bakan Yardımcısı Xie, "Ancak son yıllarda Amerika Birleşik Devletleri bunun yerine başkalarını suçluyor ve Deniz Hukuku dahil olmak üzere uluslararası hukukta herhangi bir şekilde dayanağı bulunmayan seyrüsefer özgürlüğü bahanesiyle sık sık diğer ülkelere meydan okuyor" dedi. Çin'in Güney Çin Denizi'ne ilişkin tutum ve iddialarının güçlü tarihi ve yasal dayanakları olduğunu kaydeden Xie, Güney Çin Denizi'nde seyrüsefer özgürlüğü konusunda hiçbir zaman bir sorun olmadığını ve olmayacağını söyledi. Xie, ABD'nin diğer ülkelerin iddialarına meydan okumak ve diğer ülkelerin güvenlik ve deniz hakları ve çıkarlarını tehdit etmek için askeri güç gösterisinde bulunarak, tehdit veya güç kullanma yasağı da dahil olmak üzere genel uluslararası hukuk ilkelerini ihlal ettiğini de sözlerine ekledi. Xie, "Denizlerde orman kanunlarının hüküm sürmesine yönelik bu tür yasadışı girişimler, zamanın eğilimine aykırıdır ve Çin ve uluslararası toplumun diğer üyeleri tarafından kolayca anlaşılacağı üzere kesin bir şekilde reddedilmiştir" dedi.
