BEİJİNG, 29 Ağustos (Xinhua) -- Çin Dışişleri Bakanı Wang Yi'nin, ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı Jake Sullivan ile Salı ve Çarşamba Beijing'de gerçekleştirdiği Çin-ABD stratejik görüşmelerinin son turunda samimi, önemli ve yapıcı fikir alışverişleri gerçekleştirildi. Aynı zamanda Çin Komünist Partisi (ÇKP) Merkez Komitesi Siyasi Büro Üyesi olan Wang, Çin-ABD ilişkilerinin inişli çıkışlı bir seyir izlediğine işaret ederek, bu süreçte elde edilen deneyim ve çıkarılan derslerin gözden geçirilmesinin daha iyi bir gelecek kurulmasına ve iki büyük ülkenin birbiriyle iyi geçinmesi için doğru yolu bulmasına yardımcı olacağını belirtti. Taiwan'ın Çin'e ait olduğunu ve Çin'in yeniden birleşeceğini vurgulayan Wang, "Taiwan'ın bağımsızlığının" Taiwan Boğazı'nda barış ve istikrara yönelik en büyük risk olduğunu vurguladı. Bakan, ABD'nin "Taiwan'ın bağımsızlığını" desteklememe taahhüdüne uygun hareket etmesi, tek Çin ilkesi ile Çin ve ABD arasındaki üç ortak bildiriye bağlı kalması, Taiwan'ı silahlandırmaya son vermesi ve Çin'in barışçıl şekilde yeniden birleşmesini desteklemesi gerektiğini kaydetti.
Ulusal güvenliğin ortak, kapsamlı, işbirliğine dayalı ve sürdürülebilir olması ve bir ülkenin güvenliğinin diğerlerinin güvensizliği üzerine inşa edilmemesi gerektiğini ifade eden Wang, ulusal güvenliğin, özellikle de bilimsel tanımlamanın çok önemli olduğu ekonomi alanında net sınırlar gerektirdiğinin altını çizdi. Wang ABD'ye ekonomi, ticaret ve bilim-teknoloji alanlarında Çin'e uyguladığı baskıya son verme ve Çin'in meşru çıkarlarını zedelemekten kaçınma çağrısında bulundu. Korumacılığı sürdürmek için Çin'e yönelik "aşırı kapasite" bahanesini kullanmanın sadece küresel yeşil kalkınmaya zarar vereceğini kaydeden bakan, bunun dünya ekonomik büyümesini de engelleyeceğine işaret etti. Bakan, Çin'in Nanhai Zhudao (Güney Çin Denizi adaları) üzerindeki toprak egemenliği ve denizcilik alanındaki hak ve çıkarlarının yanı sıra Güney Çin Denizi'nde Taraflar Arası Davranış Kuralları Deklarasyonu'nun ciddiyeti ve etkinliğini korumakta kararlı olduğunu belirtti. Wang, bu çerçevede ABD'nin ikili anlaşmaları gerekçe göstererek Çin'in egemenliğini ve toprak bütünlüğünü zedelememesi ve Filipinler'in ihlal eylemlerini desteklememesi ya da bunlara göz yummaması gerektiğini söyledi. Sullivan ise ABD ve Çin arasında farklılıklar ve rekabet olmasına karşın iki tarafın işbirliği yapması gereken birçok alanın da olduğunu ifade etti.
İki ülkenin birbirine eşit davranması ve rekabetin sağlıklı ve adil olması gerektiği konusunda aynı görüşte olduklarını kaydeden Sullivan, Çin ile bağları koparmak gibi bir niyetlerinin olmadığını söyledi. Tek Çin politikasına destek verdiklerini söyleyen Sullivan, "Taiwan'ın bağımsızlığını", "iki Çin" ya da "tek Çin, tek Taiwan" anlayışını desteklemediklerini belirtti. ABD ve Çin'in Dünya'da uzun süre barış içinde bir arada var olacağını ve ABD politikasının ABD-Çin ilişkisini sürdürülebilir kılmanın bir yolunu bulmayı hedeflediğini söyleyen Sullivan, karşılıklı anlayışı artırmak ve yanlış anlama ve değerlendirmeleri azaltmak için Çin ile stratejik iletişimi sürdürmeye istekli olduklarını söyledi. İki taraf Ukrayna, Ortadoğu ve Kore Yarımadası ile ilgili konularda da görüş alışverişinde bulundu. Çin'in her zaman barış görüşmelerini teşvik etmeye ve Ukrayna krizine siyasi bir çözüm bulunmasını sağlamaya kararlı olduğunu yineleyen Wang, doğru olanı yapmaya devam edeceklerini ifade etti. Wang, ABD'nin Ukrayna konusunda sorumluluğu Çin'e yüklememesi ve kesinlikle yasadışı, tek taraflı yaptırımlar uygulamaması gerektiğini söyledi. İki taraf, kısa süre içerisinde iki ülke devlet başkanları arasında yeni bir görüşme turu gerçekleştirilmesi konusunu da ele aldı. Wang ve Sullivan, uygun bir zamanda iki ordunun harekat komutanları arasında bir video görüşmesi gerçekleştirilmesi ve yapay zeka konusundaki Çin-ABD hükümetler arası diyaloğunun ikincisi için kurumsal düzenlemelerin yapılması konusunda da anlaştı.