Sidney Üniversitesi'ne bağlı Sidney Astronomi Enstitüsü'nden Profesör Peter Tuthill, Çarşamba günü projenin tanıtımı sırasında, teleskobun "evrende yeni bir pencere" açacağını söyledi. ABD ve Avrupa'dan ekipleri içeren araştırmacılar özellikle, Dünya'dan dört ışık yılı uzaklıkta ve kendi güneş sistemimize en yakın yıldız sistemi olan Alpha Centauri'ye odaklanacak. Xinhua'ya konuşan Tuthill, "Astronomların başka tekniklerle tesadüf eseri gezegen keşfettikleri daha fazla sayıdaki uzak yıldızlarda şansımızı denemektense gayretlerimizi bu son derece özel yıldız sistemine, Dünya'nın en yakın komşusuna yoğunlaştırmak istiyoruz" diye konuştu.
Astronomlar, Alpha Centauri'nin üç yıldızdan oluştuğunu ve bunlardan ikisinin Güneş'e çok benzediğini ve yaşamı destekleyebilen bir gezegen bulmaya yönelik nihai arayışta cezbedici bir olasılık sunduğunu biliyor. Tuthill, "Kapı komşumuz olan bu gezegenler; atmosferleri, yüzey kimyasını ve muhtemelen bir biyosferin parmak izlerini bulup analiz etmeye yönelik en iyi ihtimalleri sunuyor; bunlar da yaşamın kesin olmayan işaretleridir" ifadelerini kullandı. TOLIMAN teleskobu, sistemin "Goldilocks bölgesinde" (yaşanabilir bölge) Dünya benzeri kayalık gezegenlerin tespit edilebilmesi için gerekli yakalanan yıldız ışığı üzerinde hassas şekilde kesin ölçümler yapılabilmesine imkan veren "kırınımlayıcı göz bebeği" denilen yeni bir teknoloji kullanacak.
Ulusal yayın kuruluşu ABC'ye konuşan Tuthill, "Ev sahibi yıldızdan çok uzaksanız buzdan bir kartopuna dönersiniz. Eğer çok yakınsanız bu kez yanarsınız. Bu nedenle tam olarak doğru olan 'Goldilocks' yörüngesinde olmayı istersiniz" dedi. Projeye yol gösteren Sidney merkezli uzay mühendisliği şirketi Saber Astronautics, teleskobun muhtemelen 2023'te yörüngeye gönderilmesinden sonra operasyonel destek de sunacak. Şirketin başkanı Jason Held, Avustralyalıların bu görevden gurur duyması gerektiğini, çünkü "uçması keyifli olacak heyecan verici, son teknolojiye sahip bir uzay teleskobu" olduğunu söyledi
. Profesör Tuthill, "Bu teleskopla istediğimiz bilimsel çalışmaları gerçekleştirebilmemiz için Dünya'nın üzerinde bir yörüngede birkaç yıl kalması gerekiyor ki, sistemde bir gezegen olup olmadığını söyleyebilmek için yeterli veriyi toplayabilelim" dedi. ABC'ye verdiği demeçte, yaşama uygun bir gezegenin keşfedilmesi halinde bunun en nihayetinde gelecekte uzay keşfine yol açacağını dile getiren Tuthill, "Bugünün teknolojilerine göre dört ışık yılı çok uzun bir mesafe anlamına geliyor, ancak eğer biraz hayal kurup birkaç nesil sonrasına bakacak olursak… insanlık bu boşlukları aşmak isteyecektir" diye konuştu.