KANBERRA, 21 Şubat (Xinhua) -- Avustralyaaraştırmacıların liderliğinde yürütülen bir araştırmada, antik zamanlarda yaşamış insan topluluklarına ait Down sendromu vakaları tespit edildi. Çarşamba günü yayımlanan araştırmada Adelaide Üniversitesi'nden Adam Rohrlach liderliğindeki uluslararası bir ekip, kromozom bozukluklarına yönelik kanıt bulmak üzere antik ve modern dönem öncesi çağlarda yaşamış 9.855 insanın DNA'sında tarama yaptı. 4.500 yıl öncesine kadar günümüzdeki İspanya, Yunanistan, Finlandiya ve Bulgaristan'da yaşamış insan popülasyonlarında altı Down sendromu vakası ile bir Edwards sendromu vakası tespit eden bilim insanları, bu bireylerin özenli biçimde ve çoğu zaman özel mezar eşyalarıyla birlikte gömüldüğünü belirledi. Rohrlach, yayımlanan basın açıklamasında, "Down sendromlu insanların geçmişte de kesinlikle yaşamış olmasını bekliyorduk, ancak sadece iskelet kalıntılarına bakılarak kesin tanı konulamadığı için antik kalıntılarda bu vakaları ilk kez güvenilir şekilde tespit edebildik" ifadesini kullandı.

Çin Dışişleri Bakanlığı: İspanya Başbakanı Sanchez'in ziyaretiyle ilişkilerde yeni gelişmeler bekliyoruz Çin Dışişleri Bakanlığı: İspanya Başbakanı Sanchez'in ziyaretiyle ilişkilerde yeni gelişmeler bekliyoruz

21 numaralı kromozomun fazladan bir kopyasının bulunması nedeniyle ortaya çıkan genetik bir bozukluk olan Down sendromu, tipik olarak gelişimde gecikme ve belirli düzeydeki bir zihinsel engelle ilişkilendiriliyor. 18 numaralı kromozomun üç kopyasının bulunmasından kaynaklanan Edwards sendromu ise daha nadir görülmekte birlikte Down sendromuna kıyasla daha ciddi semptomlar gösteriyor.
Araştırmacıların tespit ettiği tüm vakalar, bebek ya da fetüs kalıntılarından bulundu. Edwards sendromlu bebeğin kalıntılarında ciddi kemik büyümesi anormallikleri görülürken, bebeğin gebeliğin yaklaşık 40. haftasında hayatını kaybettiği belirlendi. Araştırmacılar, erken Demir Çağı'nda İspanya'da kromozom bozuklukları bulunan birey sayısında artış fark etti. Bu dönemde Edwards ya da Down sendromlu bebekler, zamanın geleneğine uygun olarak yakılmak yerine evlerde yahut diğer önemli binalarda gömülüyordu. 

Editör: Şeymanur Erbay